Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

dan ras

dan ras
@eternityandaday
1 okur puanı
Şubat 2022 tarihinde katıldı
Demek ki bu evrende her şey bir şarapnel. Ve genişle mekte olan, aslında bir şarapnel bulutu. Bu yüzden göka dalar ve her şey birbirinden uzaklaşıyor. Bu yüzden evren aynı anda her yöne şiddetle ilerliyor. Er ya da geç bir şey lere, bir yerlere çarpmak için. Er ya da geç yok etmek ve yok olmak için. Demek ki Samanyolu ve içindeki güneş ve etrafındaki dünya ve üzerindeki insan ve aklındaki her şey bir şarapnel. Düşüncesi, inancı, duygusu, icadı, hep si. Demek ki insan insana saplanmak için var
Sayfa 13 - etkili başlangıç
Reklam
Pencereden vuran ay ışığının mermerleştirdiği bedenlerinin sabaha kadar birbirinin içinde eridiği, kadın ve erkek teninin birbirine doy mak için alabildiğine vahşi, alabildiğine sevecen çırpınışlarına eşlik eden inlemelerle geçen o ilkel ayin, o kutsal gece.
Sayfa 103
Gel zaman git zaman köy bu duruma alıştı. Olup biten her şey gibi bunu da olagan karşılamaya başladılar. Zaten köyleri, derinlere dalıp çıkardıkları süngerler gibiydi. Acıyı da üzüntüyü de sevinci de felaketi de içine çeker, sindirir, hayatı na devam ederlerdi. En garip olayı bile "Tabii" diye anlatır lardı. Tabii o da öldürmüş karıyı, dam çökünce altında kalıp ölmüş tabii, oğlan da kızı kaçırmış tabii. Bu "tabii"lerin, her olayı doğal görmelerin sonu gelmezdi. Hiçbir şey hayret verici değildi, her şey doğaldı.
Sayfa 98

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yabancı insanlarla yabancı balıklar birbirine benziyordu. Hepsi yıkıcı, yok ediciydi.
Sayfa 102
... o ürkütücü sessizlik, onca çığlıktan daha korkutucu olan uğursuz sessizlik, oda dan hiç ses gelmemesi, Ömer'in bile artık bağırmıyor oluşu, Mustafa'nın bebeği kucağına almayarak odaya dalışı, -kan, kan, kan... sanki Mesude bir al bayrak üstünde yatıyor- ka nin aşırı kırmızı, aşırı ışıltılı görünüşünün yarattığı korku ve dehşet duygusu, Mesude'nin halsiz gülümseyişi, eve yayılan karanfilli lohusa şerbeti kokusu. Sonra kucağına aldığı be beğin lohusa şerbetine karışan mis kokusu. O güzel bebeği kollarında tutuyor olmanın benzersiz hazzı, şaşkınlığı.
Sayfa 70
Reklam
Sabahın o saatinde öyle olacaktı elbette ama birazdan minik kıpırtılar başlayacak, güneş yük seldikçe deniz huysuzlaşarak kıpırtılarını büyütecek, öğleden sonra da kendini sevdiğine bin bir nazla teslim eden bir âşık gibi hırçın rüzgârlarla kabaracaktı.
Sayfa 8