Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eva

Eva
@eva____
27 Temmuz
12 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
Kurtlar rahatsiz edildiklerinde, "Ah hayir! Yine mi?" demezler. Sirtlar, cullanir, kosar, dalar, tirmalar, oluyu oynar, boynuna hucum eder, ne gerekiyorsa yaparlar. Oyleyse kotuye gidisle, zor zamanlarla karsilastigimizda biz de sarsilmamaliyiz. Kadinlarin sevincini tuzaga dusuren sorunlarin her zaman degisecegini ve farkli kiliklarda gorunebilecegini anlamaliyiz; neyse ki, yuregin zorunlu tum eylemleri icin gereken mutlak dayanma gucu kendi oz dogalarimizda mevcuttur.
Reklam
Korku, bir işi yapmamamız için yetersiz bir mazerettir. Hepimiz korkarız. Bu yeni bir şey değildir. Canlıysanız korkarsınız.
Unutmayın, bir çiçeğin ister yarısı, ister dörtte üçü, isterse tamamı açmış olsun, çiçek açıyor deriz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bize, ölümü her zaman daha fazla ölümün izlediği öğretildi. Hayır bu doğru değil, ölüm her zaman yeni hayatın kuluçkasına yatmaktadır, varoluş kemiklere kadar parçalandığı zaman bile.
Bir bahçenin başına ne gelirse, ruhun ve psişenin başına da gelebilir: Çok sulanabilir, susuz kalabilir, böceklenebilir, sıcak ya da sel basabilir, fırtına vurabilir, mucizeler görebilir, kuruyabilir, canlanabilir, nimetler verebilir, iyilestirebilir, çiçeklenebilir, cömertlik ve güzellik sunabilir.
Reklam
Bir anne, kizina kendi sezgisinin dogruluguna guven duyma hissinden daha buyuk bir kutsama veremez. Sezgi, ana babadan cocuga en basit su sekilde aktarilir: "Degerlendirme gucun iyi. Butun bunlarin ardinda gizlenmis duran seyin ne oldugunu dusunuyorsun? Sezgiyi akilci bir temeli olmayan, yanlis sonuclara goturen bir yetenek olarak tanimlamak yerine, gercekte ruh sesinin konusmasi olarak tanimlamak daha dogrudur. Sezgi, gidilecek dogrultular arasinda en cok ise yarayanlari hisseder. Benligi koruma gucune sahiptir, altta yatan motifleri ve niyetleri anlar ve psisede en az duzeyde parcalanmaya you acacak olanlari secer.
....Kendini soguk, yalniz ve atesi tekrar getirmek icin her seyi yapmaya istekli hissedebilir. Fazla nazik kadinlarin kendi guclerini yeniden kazanma cabalarini surdurmek icin ihtiyac duyduklari sarsinti iste budur.
....Asiri uyumlu olmak ile kendisi olmak arasindaki catisma gibi, bu baski da iyi bir son getirir. Bu ikisi arasinda parcalanan kadin dogru yoldadir, ama sonraki adimlari da atmalidir.
Icimizdeki ve/veya cevremizdeki uvey aile bize ilk planda pek de matah olmadigimizi soyleyip -ister kendi psiselerimizin icinden isterse disaridaki kulturden kaynaklansin- etrafimizda donup duran zulmu algilamak yerine, kusurlarimiz uzerinde odaklasmamizda israr ettiginde, biz de tikanip kaliriz. Bununla birlikte bir seyi enine boyuna ve her açidan gormek sezgi gerektirir, ama ayni zamanda gorduklerine dayanma gucu de ister.
....bilgili olmamiz gerektiginde nazik olmaya calisabiliriz. Bize insanlarla gecinmek icin keskin icgorulerimizi bir yana koymamiz ogretilmis olabilir. Ancak, baskici sartlar altinda sadece nazik olmanin odulu, cok daha fazla kotu muameleye maruz kalmaktan baska bir sey degildir. Bir kadin, kendisi oldugu zaman baskalarini kendinden uzaklastiracagini hissedebilir, ama ruhu meydana cikarmak ve degisiklik yaratmak icin gereken, tam da bu psisik gerilimdir.
Reklam
Bir seyi enine boyuna ve her açidan gormek sezgi gerektirir. Ama ayni zamanda gorduklerine dayanma gucu de ister.
....Psisedeki uvey aile "öz aile" den farklidir, cunku o, superegoya, yani psisenin her toplumun kadinlara yonelik -saglikli ya da sagliksiz- beklentilerine gore yapilandirilmis yonune aittir. Bu kulturel -yani superego ile ilgili- talep ya da buyruklar, kadinlar tarafindan ruhsal benlik psisesinden cikiyormus gibi yasanmaz, tam tersine, "disaridan bir yer"den, dogal olmayan baska bir kaynaktan geliyormus gibi hissedilir. Kulturel/superego talepleri cok olumlu olabilecegi gibi cok zarar verici de olabilir.
Ancak, herhangi bir kadinda Vahsi Kadin'in yasamayi surdurmesi ve kuvvet bulmasi, hatta hafifce parildamasi halinde, baskici bir kulturde bile "anahtar" sorular sorulacaktir; sadece kendinize icgoru kazandirmak icin yararli bulduklarimiz degil, kulturumuz ile ilgili sorular da. "Dis dunyada gordugumuz bu yasaklarin arkasinda be yatiyor? Burada bireyin, kulturun, yeryuzunun, insan dogasinin hangi guzelligi ya da yarari öldurulmus veya ölmek uzere?" Bu konular arastirildikca kadin da kendi yetilerine gore, kendi becerilerine gore hareket edebilir.
Kultur iyilestirir. Eger kultur bir sifaciysa, aileler nasil sifa bulacaklarini ogrenirler; daha az kavgaci, daha onarici, cok daha az yaralayici, cok daha nazik ve sevecen olurlar. Yok edicinin egemen oldugu bir kulturde dogmasi istenen tum yeni hayatlar, gitmesi istenen tum eski hayatlar, hareket etme yetisinden yoksundur ve o kulturun butun yurttaslarinin ruhsal hayatlar hem korku hem de tinsel kitlikla felc olur.
...Canavarla evlenmeye Boyle rahatlikla razi olunmasi, aslinda kizlar daha cok kucukken, genellikle bes yasindan once yapilan bir secimin sonucudur. Kizlara her turlu tuhafligi -ister sevimli, isterse de sevimsiz olsun- gormezden gelmeleri, onlari hosa gider hale getirmeleri ogretilir....."Nazik olma" ya donuk bu ilk egitim, kadinlarin sezgilerini umursamamalarina neden olur. Bu anlamda onlara bilerek yok ediciye boyun egmeleri ogretilmistir. Bir anne kurdun, yavrusuna ofkeli bir gelincik ya da sinsi bir cingirakliyilan karsisinda "nazik olma" yi ogrettigini dusunun
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.