Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

EYLEM...

EYLEM...
@eylemulgen
Ben ne kızılım,ne kara, ne ak, ne sarı. Ben ne Yahudiyim, ne Hristiyan, ne Müslüman, ne Mormon'um. Ben biyolojik ve kültürel bir melezim; tüm toplumsal sınıfların, ırkların ve ulusların kültürel ve fiziksel bir ürünü olduğum için gurur duyuyorum.
Bir de yarı kaçık, hastalıklı bir kedi, insanlar arasında doğup büyümüş de olsa hiç evcilleşmemiş bir erkek tekir, söylene söylene koridorlarda dolaşır, önüne gelene serzenişte bulunurdu. Hayat bu kadar berbatken, bütün gücünüzü parmaklarınızın üzerinde durmaya harciyorsunuz, der gibi.
Reklam
"No ire foras..." "Uzaklara gitme, gerçeklik senin içindedir." Yeniden doğmak için cehennemi aşmak gerekiyordu belki. Tehlikeli, cehennemsi, hüzünlü tropikleri...
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında ÇocuklarJ. D. Salinger
6.6/10 · 59,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bu kent, yabancı bir kadın için ölümcüldür. Kendini sevmeyi öğren çünkü başka kimse seni sevmeyecek.
Ölüm korkusu, yoğunlaştıkça siliniyor olmalıydı, mutsuzluk gibi.
Reklam
Ve Güz Geldi Ömür Hanım
Kendilerinin olan tek sözcük yok dillerinde, öyle çok konuşuyorlar ki... Bir söz insanın neresinden doğar dersiniz? Dilinden mi, yüreğinden mi, aklından mı? Düşlerinden mi yoksa gerçeğinden mi? Ve kaç kapıdan geçip yerini bulur bir başka insanda? Yerini bulur mu gerçekten? Sözü yasaklamalı Ömür hanım yasaklamalı... Kimsenin kimseyi anlamadığı bir dünyada söz boşluğu dövmekten başka ne işe yarıyor ki? Olanağı olsa da insanların yürekleri konuşabilseydi dilleri yerine, her şey daha yalansız, daha içten olurdu. Aklı silmeli diyorum insan ilişkilerinden. Yanılıyor muyum? Olsun. Yanıldığımı biliyorum ya...
Ve Güz Geldi Ömür Hanım...
Öyle büyük umutlarım olmadı benim, büyük düşlerim, özlemlerim, büyük beklentilerim olmadı. Koşullarım beni oluşturdu ben acılarımı buldum. Herkes gibi yaşasaydım eğer, yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi avutmaya beni. Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir yemek lokantalarda; televizyon, halı, masa ve daha nice eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, varolmaya, 'dar çevre yitikleri'nde önem kazanmaya...
Ve Güz Geldi Ömür Hanim
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz düşünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış, böyle bir güzün hüznü hüzün müdür? Başlamanın bir anlamı varsa bitişi göze almak, bitişin bir anlamı varsa başlangıcı olmak değil midir? Yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir. Yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik olur tükenmek değil de?
EYLEM...
@eylemulgen·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Godot'yu Beklerken
Godot'yu BeklerkenSamuel Beckett
8.3/10 · 8bin okunma
EYLEM...
@eylemulgen·Bir kitabı okumaya başladı
Kırmızı Pelerinli Kent
Kırmızı Pelerinli KentAslı Erdoğan
7.4/10 · 1.293 okunma
Reklam
Yaratıklar üç kısma ayrılır: Sırf akıl olan ve şehvetten arınmış melekler, sade şehvet olan hayvanlar ve hem akıl hem şehvetten oluşmuş insanoğlu. İnsanın yarısı akıl yarısı şehvet, yarısı melek, yarısı hayvandır. Yarısı yılan, yarısı da balıktır. Balık olan kısmı onu suya doğru çeker, yılan olan yanı ise toprağa doğru sürükler.
Sayfa 127Kitabı okudu
O gün duyacağı acının yoğunluğu, şimdiki umutlarının gücüne bağlıydı. Ne kadar umutlanirsa, düşüş o kadar yıkıcı olacaktı.
Sayfa 119Kitabı okudu
YENİLMEZ\\ İNVİCTUS \\ WİLLİAM ERNEST HENLEY
Beni saran geceden başka Kapkaradır o çukurda baştan başa Hangi tanrılar bahşetmişse bana Şükrederim yenilmez ruhum için onlara Kötü şartlarda olsam bile Ne korktum, ne de ağladım kimselere Kaderin pervasız darbelerinde bile Kana bulansa da başım, eğilmedi asla Bu gazap ve gözyaşı ülkesinin ötesinde Görünmez gölgelerin dehşetinden başka bir şey Ve beni bulur o senelerin tehdidi Bulacaktır da korkusuz Kapı ne kadar dar olsa da Cezalarım ne kadar ağır olsa da Kaderimin efendisi benim Ruhumun kaptanı benim
''SEN KENDİ KENDİNİ PRANGAYA VURUYORSUN. kendi tutsaklığının tek ve biricik sorumlusu, yine sensin. Sen ve başka hiç kimse değil. Ben sana ne diyorum: Senin tek kurtarıcın, yine sen kendin!'''
''Sen sıradan ve küçük bir insansın! Bu iki sözcüğün çift anlamını iyi düşün, ''küçük'' ve ''sıradan''... Kaçma. Kendine bakmak yürekliliğini göster! ''Hangi hakla bana ders vermeye kalkışıyorsunuz?'' Korkulu bakışında bu sorunun doğduğunu görüyorum, küçük adam! Sen kendine bakmaktan, eleştiriden korkuyorsun, küçük adam, sana söz verilen güçten korktuğun gibi.
202 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.