Fakir derken sadece açlık, yokluk çeken ekmek bile alamayan insanlar gelmemeli aklımıza. Evet, elbette ki onlar fakirdir hem de en fakir ama sadece onlar değil;
Çocuğuna ayakkabı almak ile istediği ayakkabıyı alabilmek arasında fark vardır.
Bir aile babası için çocuğuna istediği ayakkabıyı alabilmek, bisiklet almak, ayda bir kere de olsa ailesi ile lokantaya,sinemaya, pikniğe gitmek, senede bir de olsa keyfi ya da zaruri şekilde il dışına ailece seyahat edebilmek, faturalarını, ev kirasını, çocuklarının eğitim giderini ve belki de en önemlisi makul bir cep harçlığını zorlanmadan karsılayabilmek lüks sayılıyorsa eğer o insan da fakirdir.
Özellikle Ramazan ayında çok duyuyorum insanlardan; sadaka ve zekat verebileceğimiz fakir insan bulamıyoruz diye. Oysa öyle diyenlerin bazıları kendisinin bile aslında fakir olduğundan haberi yok.
Evet, katılıyorum infak etmeye en fakir olandan ve yakın çevreden başlamak lazım ama yardım yapmanın öncesinde kafasında fakirliğin mantıklı bir tanımı olmalı.
Diyelim ki siz de bu anlattığım tarife göre fakirsiniz ama infak yapmak da istiyorsunuz o zaman durumu sizden kötü olan herkes fakirdir.
Yerine göre nakite sıkışmış insan da varlıklı olsa bile sıkıntısı geçene kadar fakirdir. Yeni evlenen iş kuran, yola çıkan ve yoldan dönenin de geçici de olsa fakir olması muhtemeldir. Bana göre insanın içine sinen her yardım doğru yardımdır...
Rabbim yaptığınız ve yapacağınız yardımları en layık adrese ulaştırsın ve yerini misli ile doldursun.
Kays Mahfi