Farkında Dergisi Sayı 2, sayfa 27
"Hiç olmak" aslında kendini değersiz hissetmek değildir. Tam tersine içindeki zenginlikleri keşfedip, bedenli kimliğinin özüne göre bilgisinin hiçliğini fark etmektir. Bunu anlayan varlık küçüklüğünü anlar. Varlığın tekamül seviyesine göre gösterdiği dirayet, özveri, sadakat gibi düşünceler artık onunla bir olmaya başlar. Yalnızlık duygusu şuur sahasını kaplar. Çokluğun içindeki yalnızlıktır bu. Bu durumu kabullenmesi o kadar kolay değildir. Çoğalan yalnızlığında mutlu olmaya başlar. Bu insanoğlunun beşeri varlığıyla anlayabileceği bir mutluluk değildir. O artık içindeki Allah'ı bulma yolunda önemli bir adım atmıştır. Kendi benliğinde yeni birisini yaşamaya başlamıştır. Tıpkı kozasından çıkmayı bekleyen bir kelebek gibi kendindeki değişimi izlemeye başlamıştır. Artık içindeki benler azalmış, tam bir sakinlik hüküm sürmektedir. Duru, dup duru bir okyanus gibi. Baktığın zaman sadece dinginlik veren engin bir su, ama içine daldığında seni hayrete düşüren müthiş bir zenginlik...İçine dalıp zenginliklerini fark edeceği ana kadar sabırla beklediği durumdur.
Öyle bir durumdur ki; beklenti yoktur, acelecilik yoktur, kuşku yoktur. Sadece sakinlik vardır.
Yalnızlık vardır...
Huzur vardır...
Farkında Dergisi Sayı 2 , Sayfa 27
Hiç olmak yok olmak değildir aslında...
Bilakis var olanı kabul etmeyerek öz olmak yolunda ilerlemektir...
Popular Science Türkiye - Sayı 35Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201517 okunma