Şimdi unutulmuştur beraber içilen rakılar.
Doğrular,
Yanlışlar,
Tutkular unutulmuştur.
Beraber Cemal Süreya şiirleri okuduğun kadın
Şimdi unutulmaya yüz tutmuştur...
Lisa'ya İnciler
Bir gün Antalya'da,bir güz günü
Hani puslu bir rüzgar
Hani yaslı bir yağmur
Hani dalgaların denizden kopup
çaresizce kayalıklara vurduğu bir an varya
Ha işte o değil!
Belki mavi bir yosun
Belki sahra bir kışın
Belki çetin bir düşün
"tam ortasın da buluşmak dileğiyle"
Gururla bakamadık dünyaya.
Köhne, sarsak
fahiş bir yok oluştu bu.
Sarı sahra bir düzlükte,
Minicik bir kuşun kanat çırpışından bile korkar olmuştuk.
Acemi,korkak bir sevdaydik ikimizde...
Bezden bebekler yaptım sana
Ninemden kalma patiskalardan
Çiçekli basmalardan saç yaptım bebeğine
-Tam da ölüyorken
-Tam da ölmüşken
-İşte bu kez tam da öldüm derken...
Esmer ve tatsızdı hayat
Esmer ve güzel.
İri kıyım, güzel gözlü kızların kucağında
Adaletin direği yıkılıyordu
Bir asalet giriyor du kapıdan, çıkmak bilmiyordu
Öylesine müthişdi yaşamak
Ve öylesine ölümsüz...
Ne demiş Cemal Süreya
Aşk üstüne çok sey demişte
"Yalnızlıkla nasıl başa çıkılır" konusun da
hic bir şey dememiş.
Bari onu da ben soyleyim
"Öldürün kendinizi, mezarlıklar çok kalabalık, alır yalnızlığınızı"
Canın da ki telaşı gördüm
Öldürmedim için de ki baharı.
Tutunamadım,
sonra yazlık cümlelere koydum adını
Hep bu yüzden
sirf bu yüzden güz kırığı şiirler yazarım
Romantik Şair
Bana hiç romantik gelmez mavinin tonu,
Veya loş ışıklar
Veya deniz kenarı.
Romantik olmak istediğim zamanlar dağlara çekilirim.
Yüksek rakımlı bir tepede,
Göknar ağacının gölgesinde,
yatarak romantikleşirim...