Fatih Karaçelik'ten
Parça Tesirli Şiirler
Bütün bir öykü tam da burdan başlıyordu.
Şiirin orta yerinden.
"Bir kor yangınıydı kadın
Adam bir enkaz yığını
Bir ay parçasıydı kadın
Adam güneş yanığı"
Birgün bir şiirde buluşmaya karar verdiler
Ama o şiir bu şiir değildi.
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Kağıt toplayan çocuklar üstüne
Arz ediyorum..
O bir somun ekmeği çalan biz değildik
Açtık
Ödünç aldık..
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Ayakları kör olmuş
Aksak bir şiirdir sensizlik
Baştan uca serseri
Dipten başa sersefil...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Eğer yaşasaydın
Ne de güzel sevecektim seni,
Saçların da yaşayacaktım baharı...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Romantik Şair
Bana hiç romantik gelmez mavinin tonu,
Veya loş ışıklar
Veya deniz kenarı.
Romantik olmak istediğim zamanlar dağlara çekilirim.
Yüksek rakımlı bir tepede,
Göknar ağacının gölgesinde,
yatarak romantikleşirim...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Adli Vakaa
Oynuyor perdede bi absürt komedye
Arka fonda cuzzamli reisler
Tahta kurusu
Kıl kurdu.
Asaletin çolpalarından tutunuyor
Dik döşlü
Masalımsı prensesler
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Devşirme
Dışarda atlılar
Ve atlarin ayakları sekili
Şahlanınca yarım bir ay gibi parlıyorlar
Al, kır, doru, yağız ne arasan var
Asaletin soydan geldiğine inananları kılıçtan gecirecek bu adamlar
"Asıl asalet adaletten gelir"
Kınından çıkmış bir kılıç gibi hep bir ağızdan bağırıyorlar...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Şimdi tüm şiirler şana ağır gelir,
Tek hecelik kelimelerde kesmez beni.
Sana ne soylediysem hep yarım kafiye,
Ne varsa hep olağanın dışında...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Ahh be kadın
Saçların güneşten almış rengini
Salkım saçak.
Gözlerin kahve gibi
Çamur toprak.
Dokundugun yerler taş kesiği
Ellerin kında kılıç
Sozlerin kör bıçak...
Bir Şairin Dürtüleri
Fatih Karaçelik'ten
Çelik Başlı Şiirler
Eskiden adımlarının sesinden tanirdim seni,
Kapının tıkırtısından
Bardakta ki dudak izinden..
O yıllar bir baskaydi
Küçük bir evimiz vardı bi sahil kasabasında,
Ve küçük bir sandalimiz.
ölü çocuklara şeker ile ekmek taşırdık seninle.
Ayın bazı zamanlarında çok gergin olurdun,
Ağzında buzul bir yangın,
Dudaklarında morg soğukluğu,
Icinde ben ölürdüm..
Dipten uca sırma gibiydi saçların
Vestiyerin üstünde ki peluş terliklerin
Omzundaki ben izlerin
Yukardan aşağıya şahane
Ve öbür ucuydu dünyanın...
Bir Şairin Dürtüleri