Avrupa’yı Ortaçağ’ın kabuslu gecesinden kurtaran mucizenin adı: yabancı dildir. Aydınlarımız bu ‘medeniyet anahtarı’ndan mahrum kaldıkça inkılaplarımız bir ucube olarak kalmaya mahkumdur.
“Arzudan tutuşan parmaklarınla dallara boşuna uzanma Tantal.* Meyveleri koparamazsın. Hem böylesi daha iyi değil mi?
O altın meyveler boyalı birer top. Serâbın büyüsü yok vâhada; rüyası muhteşem suyun, kendisi değil.”