Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Devletin yürütme organıyla Cemiyet, ilk kez Ağustos başlarında, Harbiye ve Bahriye Nazırlarının kimin tarafından atanacağını görüşmek üzere karşı karşıya geldiler.
Meşrutiyet ilan edilince hepsi açığa çıktılarsa da, ayrı siyasetler güdüyorlardı; ortak bir liderleri yoktu.
Reklam
Cemiyet'in iktidara gelmesini engelleyen başka nedenler de vardı. Bunlardan biri; merkezi, düzenli, ülke çapında bir örgüte sahip ol­mamalarıydı.
Gene de bütün gözlemciler, bu yanlışlığa düşmemişlerdir. 24 Ağustos 1908 tarihli Times'da, gazetenin İstanbul muhabiri, Avrupa'daki toplumsal sınıf yapısının Osmanlı toplumuna uygulanamayacağını kabul etmekle birlikte, Jön Türk hareketini genel çizgileriyle bir orta sınıf (bur­juvazi) hareketi olarak nitelemekteydi.
Osmanlı İmparatorluğu'nda, Avrupa'dakine benzer bir toplumsal sınıf yapısı bulunmadığından, siyasal yaşamdaki itici güçlerin, din ve ırk olduğu kabul edilir.
İttihat ve Terakki'nin İstanbul mebuslarından gazeteci Hüseyin Cahit (Yalçın), Cemiyet'in bu konudaki endişelerini şöyle anlatır: "Rütbesiz, nişansız, şan ve şöhretsiz bir gencin Vezaret unva­nıyla Sadrazamlığa çıkmasını, bu memleketin havsalası almazdı. Hükümetin başına çıkmayı onların zihinleri almadığı gibi, mem­leketin de hazmedebilmesi imkansızdı ... 1908 Temmuz'unda İttihat ve Terakki Cemiyeti bir posta başkatibi olan Talat Efendi'yi Sad­razam ilan edemezdi; buna şartlar ve haller imkan vermezdi... Eğer böyle bir şey olsaydı, memlekette muhakkak anarşi çıkardı. .. İttihat ve Terakki Cemiyeti mensupları da bunu fark etmişler ve yüksek makamlara geçmeye kalkışmamışlardı."
Reklam
Genç Osmanlılar'ın devlet ku­rumunun mensupları ve ürünleri olmalarına karşılık, Jön Türkler, yeni kurulan devlet okullarındaki müderrisler, Batı hukuku okumuş avukatlar, gazeteciler, küçük memurlar, bürokratlar ve Batılı anlayışa uygun harp okullarındaki ikinci derecedeki görevliler gibi yeni yeni oluşan meslek gruplarına mensuptular.
Abdülhamit'in baskı rejimi sırasında, ıslahat hareketinin tabanı çok daha genişlemişti. Bunun nedeni, Abdülhamit'in ken­disinin giriştiği birtakım ıslahatlardı.
İttihat ve Terakki, 19. yüzyıl ıslahat hareketlerinin ve özellikle Genç Osmanlılar'ın çizgisinin bir uzantısıdır.
Bu davranışın nedenini, Jön Türkler'in toplumsal geçmişlerinde ve temelde tutucu olan yapılarında aramak doğru olur. Jön Türkler' in çoğunluğunu, toplumsal bir değişiklik yapmak istemeyen tutucu bir kitle meydana getirmekteydi.
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.