Fatih İsak
@fisak
'Zekanın sesi yumuşak bir tona sahiptir fakat kendini duyuruncaya kadar durmaz.'
Gazeteci
Trabxon
Trabzon
40 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
" Bu toprağın beklediği adamlardan biriydi. Ama bu toprağın alıştığı adam değildi... "
Sayfa 345Kitabı okudu
Yeni Türkiye devleti cihangir bir devlet olmayacaktır. Fakat yeni Türkiye devleti, bir iktisat devleti olacaktır.
Sayfa 301Kitabı okudu
Nasıl yaşadım ben? Hatırlaması bile utanç verici... Hep ucundan kıyısından, sakına çekine yaşadım hayatı... acı benim acı, neşemse çalıntıydı!
Sayfa 432Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Karlar kırlarda erirken, yağmur ve suku kar olarak yere inen kış bulutları da gökte eriyordu. Güneş her günkü yolunu daha uzun sürede slıyor, havalar ısınıyordu. Bahar, olanca neşesiyle gelmiş de sanki şaka olsun diye kent dışında bie yerlerde gizleniyordu.
Sayfa 323Kitabı okudu
Genel olarak gerçeklik onları ilgilendirmiyordu; içinde bulundukları yoksulluğu ve çirkinliği görmek istemiyor, geleceğe ilişkin hülyalara dalıyorlardı.
Sayfa 302Kitabı okudu
Amaçlarına canlarını dişlerine takarak direnen insanlara duymayı, manevş güce değer değer vermeyi öğretmişti bana okuduğum kitaplar.
Sayfa 272Kitabı okudu
Ruhumu arındırdı bu kitaplar sefil ve acı gerçekliğin kabuklarından içimi temizledi.
Sayfa 217Kitabı okudu
İnsanın dilediği gibi yaşayabilmenin önünde iki engel vardı: Tanrı ve insanlar.
Sayfa 147Kitabı okudu
Aslında küçük kuşları avlamak beni üzüyor, onları kafese tıkmaktan utanç duyuyorum. Ben asıl kuşları seyretmeyi seviyorum. Gelgelelim, avcılık tutkusu ve para kazanma arzusu, acıma duygumu bastırıyor.
Sayfa 145Kitabı okudu
Katlanacağıma söz verdim. Bu çok zordu. Buradaki hayat, bu yoksul, sıkıcı, bir lokma ekmek uğruna bu sürekli koşuşturma içünde geçen hayat beni eziyor, kahrediyordu; düşteymiş gibi yaşıyordum.
Sayfa 85Kitabı okudu
Yine de çulsuz kalarak öğrendiğim bir-iki şeye değineceğim. Bütün berduşların ayyaş pislikler olduklarını asla düşünmeyeceğim, sırf bir peni verdim diye hiçbir dilenciden minnet beklemeyeceğim, işsiz bir adamın yorgun olmasına şaşırmayacağım, Selamet Ordusu'na yardım etmeyeceğim, giysilerimi rehine vermeyeceğim, şık bir lokantada keyifle yemek yemeyeceğim. Bu da bir başlangıç.
Sayfa 244Kitabı okudu
Öok güzel ifadeler kullanıyordu. Zihnini sağlam ve zinde tutmuştu, bu yüzden hiçbir şey onu yoksulluğa yenik düşüremezdi. Perişan olabilirdi, üşüybilirdi hatta aç bile kalabilirdi ama okuyabilbildiği, düşünebildiği ve meteorları gözlemleyebildiği sürece, dediği gibi, kendi beyninin içinde özgürdü
Sayfa 194Kitabı okudu
Kir ayrımcıdır; iyi giyimli olduğunuzda sizi rahat bırakır ama yakalığınız kaybolunca dört bir yandan üstünüze üşüşür.
Sayfa 151Kitabı okudu
İngiltere yoksul olmadığınız zaman çok güzel bür ülkedir ve elbette uysal bir geri zekalıya bakacağım için ben yoksul olmayacaktım. Yoksul olmama düşüncesi vatanseverlik damarımı kabartıyordu.
Sayfa 149Kitabı okudu
Düşünmüyorlar çünkü düşünecek vakitkeri yok; hayatları onları köleleştirmişti.
Sayfa 137Kitabı okudu