Pek çok kişi gibi benim de kitaplarını okumaktan büyük keyif aldığım Zülfü Livaneli’nin Kaplanın Sırtında kitabıyla geldim bugün.
Kitapta Osmanlı devletinin en tartışmalı hükümdarlarından biri olan 2. Abdülhamid’in Selanik sürgünündeki dönemini anlatmış.Hiç beklemediği bir anda tahta çıkıp yine hiç beklemediği bir anda tahttan inen padişahın korkularını,endişelerini,evhamlarını, dağılmak üzere olan koca imparatorluğu bir arada tutma çabasını,tüm bunları yaparken de uyguladığı baskıyı,bu baskının halkta,aydınlarda ve orduda meydana getirdiği yansımaları anlatmış.Genç bir şehzadeyken amcası Abdülaziz’le çıktığı Avrupa seyahatinde,bir zamanlar küçümsediğimiz Batı’nın ne kadar ilerlemiş olduğunu görüp ülkemizde de bu yönde çalışmalar yapılması gerektiğini ve Batı medeniyetine erişmeyi hatta önüne geçilmek için neler yaptığını ama ulemanın karşısına ne gibi engeller çıkardığını tek tek anlatmış.Bazılarının sürekli söylediğinin aksine yüzünü Batı medeniyetine dönmüş bir Abdülhamid portresi var kitapta.
Bu portrenin doğruluğunu da kitabın sonunda yer alan, bazılarını benim de okumuş olduğum sayfalarca süren kaynakça kısmından teyit edebiliyoruz.
Hala okumadıysanız ertelemeden okumanızı tavsiye ederim.
Hoşça kalın, kitapla kalın...