Dava adamlığıyla başlayan ve hüsranla biten bir ömür... İLGİLİSİNE....!
Uzun bir nöbetti bizimkisi… Ümmetin umudu olmak için çıkılan uzun ve zorlu bir yolculuğun nöbeti… Şehir şehir, mahalle mahalle, ev ev tutulacak bir nöbet...
Kimimiz terk etti tepeyi, ganimetlerin peşinden koşup gittik. Ne zafere ulaşabildik, ne de ganimet toplayabildik… Ne evlerimizi koruyabildik, ne şehirlerimizi, ne de nesillerimizi... Tüm
Inferno, Canto 1
Midway upon the journey of our life
I found myself within a forest dark,
For the straightforward pathway had been lost.
Ah me! how hard a thing it is to say
What was this forest savage, rough, and stern,
Which in the very thought renews the fear.
So bitter is it, death is little more;
But of the good to treat, which there I found,
Sosyal Disiplin/İrade İmtihanı...
İmtihan bu,yeri gelir;
_Talut ve Calut Kıssasında olduğu gibi Nehir suyuna ulaşınca verilen emire rağmen sınır tanımaksızın kana kana su içenler ve su ile çözülen iradeler...
_Balıklara ulaşma sevdası ve verilen yasaklara karşı çözülen iradeler...
_Uhud da Okçular tepesinde çözülen iradeler
_Zer ile çözülen
"Nübüvvet metodu üzere Raşidi hilâfet olacaktır." (Ahmed Bin Hanbel)
Moğollar Hicri 600'lü yıllarda İslam beldelerini istila ettiler ve yüz binlerce Müslümanı canice katlettiler.
Tarihçi İbnul Esir'den bu dönemi ve yaşananları tedvin etmesini/ kaydetmesini isterler.
İbnul Esir'in Müslümanların maruz kaldıkları acıları tarih sayfalarına yazmaya hiç gönlü el vermez. Bu isteksizliğini de şu sözlerle ifade eder: "İslam ve Müslümanların zillete düçar kalışlarını kim kolaylıkla yazabilir ki? Bunu yazmak kime kolay olabilir ki? Keşke annem beni doğurmasaydı, keşke bu yaşanan bu zillet dönemi öncesinde ölseydim ve unutulup giden birisi olsaydım."
Ne var ki İbnul Esir'in yazmaya yüreğinin el vermediği dehşet verici, sarsıcı dönemin sonrasında Müslümanlar toparlandılar ve Moğolların saldırılarını durdular. Ve dahası düşmana Ayn-ı Calut'ta Seyfettin Kutuz'un eliyle büyük bir hezimet tattırdılar.
Günümüze geldiğimizde biz de farklı düşünmüyoruz aslında... Tıpkı İbnul Esir gibi bizim de işgale maruz kalmış beldelerimizde, özelde de Gazze'de yaşananları yazmaya elimiz, anlatmaya da dilimiz varmıyor. Gazze gün be gün ölüyor.
Ama bununla birlikte Allah'ın taktir ettiği vakit geldiğinde; bu yaşananların bir gün elbet sona ereceğine, Raşidi Hilafet Devleti ve muzaffer bir komutanın önderliğinde Müslümanların kâfirlere galip geleceğine de iman ediyoruz.
Tarih dünü yazdı...
Bugünleri de yarınları da yazacak...
Tarih Gazze'de yaşanan mezalimi yazdığı gibi müjdelenen istikbal olan İslam'ın yüzyılını da yazacaktır.
Ve nihayetinde tarih bunları yazdığı gibi yalancıları, Gazze'yi yalnızlığa terk edenleri de yazacaktır.
Aşk
Aşk neye benzer?
Aşk çıkrı olmayan bir kuyuya benzer…
Düştün mü O kuyuya asla tek başına çıkman…
Aşkın ilacı neye benzer?
Kimine şerbettir Aşk…
Kimine zehirdir Aşk…
Kime şerbet kime zehir Aşk?
Kendini bilene şerbettir Aşk…
Kendini bilmeyene zehirdir Aşk…
Bakınca ne görür insan?
Kendini?
Bakınca neye aşık olur insan?
Kendinde olmayana…
İnsan eksik yanına mı aşık olur?
Tamamlayana aşık olur...
Aşk, galü belada ki arayıştır…
“Senin ki hatıranı nisyan ne müthiş galat,
Hem bedîken vatançün yaptığın her iş Talât!”
Rahmet ve Minnetle!
Galu beladaki "ben sizin rabbiniz değilmiyim? " hitabı o zamanda kalmış bir hitap değildir. Rabbimizin sözüde sonsuzdur ve hitap hala geçerli yeterki hatırlamak iste
Günahım
Çıkrığı kırılmış..
Kuyunun Zinciri kopmuş..
Ben hepeyce tamirledim..
Olmadı her gün kalkar yeniden tamirlerim..
Lakin zinciri uzatmak gerek..
Derinlere dalmak gerek..
Yüzeyde bir şey kalmamış tükenmiş su..
Derinlere inmek gerek..
Galatasaray'ın bugün oynadığı futbol ligde 78 puan toplanmasının açıklaması gibiydi. Ama asıl burada parantez açılması gereken Çaykur Rizespor teknik direktörü İlhan Palut'dur çünkü bu kadar saldırgan olan yaralı bir aslana karşı takımını geriye yaslayıp maçı bereberlikle bitirmek için değil maça ortak olmak bir puan için değil üç puan isteyen bir takım parolasıyla İstanbul'da bulunduğunu belirtmiştir. Bu sebeplerden ötürü İlhan Palut ve öğrencilerini tebrik ediyorum bize güzel bol pozisyonlu maçlar işlettiği için.