Bu suali kendime tekrar tekrar sorarak cevap aradım. Hakkında bunca kitap ve maka.le yazılmış Mehmed Akif'i yazmağa teşebbüs ederek acaba lüzumsuz bir işe mi kalkışıyordum? Aylarca düşündüm ve nihayet besme­leyi çekerek yazmaya başladım. Mehmed Akif'i gerçek yüzüyle çok yeni sayılabilecek bir cirihte tanımıştım. Bir cumhuriyet nesli
Hepimiz bu yurdun evlâtlarıyız
Bu nasıl kavgalar, çirkin dövüşler Hepimiz bu yurdun evlâtlarıyız Yolumuza engel olur bu işler Hepimiz bu yurdun evlâtlarıyız. Birleşiriz bir bayrağın altında Biz Türklerin ikilik yok aslında Yanar tutuşuruz vatan aşkında
Sayfa 147 - Kültür Bakanlığı Yayınları, Birinci Baskı 1989Kitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal, tüm her şeyi özetlediği otuz altı buçuk saatlik konuşmasını o en çok değer verdiği, gelecek olarak nitelendirdiği gençliğe seslenerek sonlandırır. Mustafa Kemal, Nutuk'taki bu son bölümün adını ise "Türk Gençliğine Bıraktığım Emanet" koyar.
Destek YayınlarıKitabı okudu
Ulusuna hayat hakkı bahşeden Atatürk'ü aramızda yaşatmaya mecburuz. Çünkü o, ulusal varlığımıza bütünlük vermesini bilen ve gençliğe idealler aşılayan bir insanın huzuru içinde, bu devleti kendinden sonraki nesillere emanet etti .
Sayfa 241Kitabı okudu
devrimci Türk gençliği, omuzlarında bir büyük emaneti, o emanetin ağır sorumluluğunu taşımaktadır: Atatürk'ün eserini yaşatmak ve Atatürk'ün başlattığı devrimci hareketi sürdürmek... Çünkü, daha önce de belirttiğim gibi, hiçbir devlet kurucusu ken­ di eserini, hiçbir devrimci önder, kendi başlattığı devrimci hareke­ti, Atatürk gibi, gençliğe emanet etmiş değildir.
Sayfa 23
Ulusuna hayat hakkı bahşeden Atatürk’ü aramızda yaşatmaya mecburuz.
Çünkü O, ulusal varlığımıza bütünlük vermesini bilen ve gençliğe idealler aşılayan bir insanın huzuru içinde, bu devleti kendinden sonraki nesillere emanet etti. O'nun, Türk milleti için dilekleri, daima bizimle beraber olsun ve idealleri gerçekleşsin.
Sayfa 241 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
"... Baylar, bu demecimle ulusal bağımsızlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun bağımsızlığını nasıl kazandığını, bilim ve tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım. Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal felaketlerden uyanışın ve kutsal vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir. Bu neticeyi, Türk gençliğine emanet ediyorum." Ve Nutuk Gazi'nin gençliğe seslenişiyle sona eriyordu: "Ey Türk gençliği! Birinci ödevin; Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyeti'ni sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır. ... Bir gün bağımsızlığını ve cumhuriyetini savunmak zorunda kalırsan; ödeve atılmak için, içinde bulunacağın durumun olanaklarını ve koşullarını düşünmeyeceksin! Bu olanak ve koşullar çok elverişsiz olabilir... Daha acıklı ve daha korkunç olmak üzere, yurdunda, işbaşında bulunanlar, aymazlık ve sapkınlık içinde olabilirler; üstelik hainlik da yapabilirler. Daha kötüsü, işbaşında bulunan kişiler; kendi çıkarlarını, yurduna girmiş olan düşmanların siyasal erekleriyle birleştirebilirler... Ey Türk geleceğinin gençliği! İşte bu ortam ve koşullar içinde bile ödevin, Türk bağımsızlığını ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Bunun için gereken güç, damarlarındaki asil kanda mevcuttur." İşte tam da burada sesi titremeye başlamış, göz pınarlarından yaşlar süzülüvermişti. Ertesi gün İngiliz gazetelerinin manşeti şuydu: "Mustafa Kemal Ağladı" Haklıydılar. Acaba bugünleri 95 yıl öncesinden gördü de ona mı ağlıyordu? Ne dersiniz? Gençliğe Hitabesindeki bu sözler size de tanıdık gelmiyor mu?
Sayfa 113Kitabı okudu
Shakespeare, Moliere
_İnsan nasıl canını kurtarmak için kaçarsa bir ayıdan, ben de öyle kaçıyorum karım olduğunu iddia eden o karıdan. Ben artık kendimin değilim. Ben bir eşeğim. Bir kadının kocasıyım. Üstümde hak iddia eden kadına aitim. Siz nasıl atınız üstünde hak iddia ediyorsanız o da benim üstümde öyle. Bir hayvana sahip çıkar gibi istiyor beni. Hani beni bir
_Medeni dünyamız, şövalyelerle, askerlerle, avukatlarla, rahiplerle, filozoflarla ve daha bilmediğim başkalarıyla karşılaştığınız büyük bir maskeli balodan başka nedir ki? Fakat göründükleri kişiler değillerdir bunlar; sadece birer maske ve kural olarak da onun arkasında daima servet avcılarıyla karşılaşırsınız. Örneğin birisi hukuk maskesini
142 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.