Bu kadar özgün bir konuda bu kadar çeşitli olayların olmasını gerçekten beklemiyordum. Özellikle sonunu HİÇ beklemiyordum diyebilirim. Hatta bu kitabı bitirdikten sonra ikinci kitabına da başladım fakat bence ilk kitabın yanından bile geçemedi. Bu yüzden yarıda bırakmak zorunda kaldım çünkü onu bırakmadıkça başka kitaplar da okuyamayacaktım. Çok büyük umutlarla başladım ve sonrasında büyük bir hüsrana dönüştü diyebilirim.
Kitaba fazla bir beklentiyle başladığım için, beni doyurduğunu söyleyemem. Kesinlikle mükemmel bir konusu var, müthiş bir 'yaratıcılık', ancak olaylar bunu biraz heba etmiş diyebilirim. Ne, nasıl olabilirdi emin değilim, ama böyle olmamalıydı. Yazar yeni bir dünya yaratmayı başarmış, bunu kullanmayı ise başaramamış. Öte yandan boş zamanınız varsa, sıkıntı gidermek için okunabilir nitelikte.
"Yaratıcı" kitabı çok beğendiğim distopyalardan biri oldu. Yazarın yarattığı dünya oldukça iyiydi. İnsanların yaşadığı dünyanın adı Arras... Bu dünyada nedense erkekler bir adım daha önde... Mesela kitabın bir yerinde kadınların tavuk eti yerken erkeklere kırmızı et verildiğini duyunca fecii sinir olmuştum. Bu dünyada erkekler kadar