Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Assasins/Haşşaşiyyun
Sünni ekolü, İslam Dininin ortodoks öğretisi kabul ettiğinizde heteredoks bir konuma düşen ismailî düşüncenin en radikal kolu olan Nizariyye; aslında sadece sünnilere (özellikle selçuklu devletine) karşı eylemler yapan anarşist bir yapı değildi. Hristiyan dünya için de korkulu bir rüyaydı. Öyleki Marco Polo, Hassan Sabbah'ın fedailerinin Kudüs Haçlı Devleti'nin en kilit komutanlarına suikast düzenlemekle kalmayıp Tapınak Şövalyelerinin üstatlarına suikast düzenleyebilecek kadar güçlü olduklarından da bahseder. Bu gücü biz zaten Selçuki devleti Hacesi Nizam-ı Mülk ve Sultan Melikşah'ı öldürebilmelerinden biliyoruz. Ancak önemli olan, sünni perspektiften bakıldığında haşşaşilerin sadece sünnilerle mücadele ettiğini, bu uğurda hristiyan dünya ile ittifak kuracak kadar müslüman (sünni) düşmanı olarak göstermenin nasıl hatalı bir bakış açısı olduğunu anlamak. İdeolojik kavrayışlar, çoğu zaman fikirlerini tabulaştırmak için muarızlarına iftiralar atmaktan çekinmiyorlar. Bu yüzden Gazzali'nin değişiyle "bütün bilgilerimden şüphe etmeliyim, tâki şüphesiz bir bilgiye ulaşana dek.." diyebilmek, gerçek bir tarih okuyuculuğu için elzem gibi duruyor...
Muhammet İkbâl

Muhammet İkbâl

@Muhammetikbal
·
19 Mart 22:50
Assasins - Haşhaşiler
Hasan Sabbah'ın gözü kara fedaileri sadece rakip Müslüman yöneticilerinin değil, aynı zamanda Haçlı seferlerinde tayin edici rol oynayan Hıristiyan komutanların da korkulu rüyası olmuşlardı. Birçok Hıristiyan savaşçının suikasta uğramasının ardından Avrupa'da örgüt hakkında birçok hikâye ve efsane anlatılmış ve bunlar, "Dağın Şeyhi'nin emrinde ölümü göze alan suikastçılar" (Latince asissinos) olarak anılmışlardır. Asissinos te- rimi Ingilizceye Assasins olarak geçmiş ve ilerleyen süreçte bu sözcük, telaffuzu bozularak "Haşşaşiler" olarak anılmaya başlanmıştır.
Sayfa 312 - İsmailiyye akımı hakkındaki etraflı bilgi için bkz. Farhad Daftary, Muhalif İslamın 1400 Yih, İsmaililer Tarih ve Kuram, Rastlantı Yayınları, Ankara, 2001, s.370 vd.Kitabı okudu
https://linktr.ee/synergykendiyas
GALAKTİK METAFİZİK SOHBETLER 6 EMİR SULTAN HZ. HOCAMIZDAN NASİHAT VE UYARI: 📌MEHDİ (AS) GELDİĞİNE HERŞEY DÜZELECEK Mİ? 1- ➡️Mehdi as. geldiğinde insanlar ona uyacaklar mı? Geldiğinde her şey düzelecek mi? ➡️Mehdi as. zamanında insanlar kaç gruba ayrılacaklar? ➡️Ne yapmalıyız ? 2- Bu akşamki manevi toplantıda Manevi komutanlarımızdan Emir Sultan
Reklam
Gerçek Sultan
Bir gün Nasîruddîn Mahmûd'u, Dehli sultanı zorla Tedted tarafına götürdü. Nârnûl yoluna girdiler. Nârnûl'a yaklaşınca Nasîruddîn Mahmûd bineğinden indi ve Şeyh Muhammed Türk'ün türbesine yöneldi. Bahçenin içinde kabre karşı bir taş vardı. Bir süre o taşa doğru ayakta durdu. Sonra Muhammed Türk'ün kabrine yöneldi ve ziyâret etti. Ziyâret bitince, orada bulunanlar; "Önce taşa dönmenizin sırrı neydi?" diye sordular, o da; "Ben Resûl-i ekremin rûhâniyetini bu taşın üstünde gördüm ve gördüğüm müddetçe oraya baktım. Resûl-i ekremin rûhâniyeti oradan kaybolunca, şeyhin türbesine girdim." diye cevap verdi. Bundan sonra Nasîruddîn Mahmûd bir müddet murâkabeye daldı. Sonunda başını kaldırıp; "Kimin zor bir işi olursa, gelsin bu türbeye yönelsin. Umulur ki, Allahü teâlâ bu büyük zâtın sebebiyle zorluğu kolayca hallolur." buyurdu. Orada bulunanlardan biri; "Bugün siz bir zorlukla mı karşılaşmıştınız?" diye sorunca; "İşte bunun için söylüyorum. Hak teâlâ, benim müşkilâtımı, bu zâtın bereketiyle kolay eyledi." buyurdu. Nârnûl'dan üç konak gitmemişti ki, sultan hal' edildi ve Nasîrüddîn Mahmûd rahatça Dehli'ye döndü.
Ilgıt ılgıt esen seher yelleri
Ilgıt Ilgıt Esen Seher Yelleri Doğru Gelir Doğru Gider Mi Hakkın Emri İle Çürüyen Canlar Bin Yıl Yerde Yatsa Çürür Mü Pazarlık Mı Olur Adil Dükkanda Mevl-i Muhabbetim De Kaldı Yar Sende Bu Divan Olmazsa Ulu Divanda Dost Benim Sualim Verir Mi Bahçede Açılmış Yar Gonca Güller Gülün Figanından Sefil Bülbüller Aşuktan Maşuğa Da Sarılan Kollar Bin Yıl Yerde Yatsa Çürür Mü Abdal Pir Sultan'ım Da Kalbi Zar Olan Döner Mi Sözünden Gerçek Yar Olan Senin Gibi Aht-ı Sadık Yar Olan Verdiği İkrardan Döner Mi Pir Sultan Abdal
Kitapta çok önemli başlıklar, daha doğrusu Osmanlı ile alakalı bazı temel kurumlarının ve çizgilerinin yorumları var. Bazılarını sayayım: “Osmanlı’da Devşirme”, Osmanlı’da Aile Kurumu”, “Bab-ı Ali”, “Fatih Sultan Mehmet ve Fetih”, “Osmanlı Mutfağı”, “Osmanlı Seyehatnameleri”, “Osmanlı Sarayları”, “Osmanlı Padişahları”, “Divan-ı Humayun”, “Enderun”, “Osmanlı İdare Sisteminde Bağımsız Eyaletler”, “Asar-ı Atika” Ve benzeri kurum ve kavramlara ilişkin başka birçok başlık. Sohbet tadında, İlber Ortaylı’nın nefis uslubuyla gerçek bir tarih ziyafeti. Okurken sanırsınız ki Hoca karşınızda; o anlatıyor siz dinliyosunuz. Daha da önemlisi ise Ortaylı’nın yorumu. Yani tarihe bakışta hamasete kaçmayan gerçekçi tavır
Nutuk'da Hilafetin kaldırılması üzerine,
"Bilginize sunmalıyım ki, Şükrü Efendi Hoca ve onu ve imzasını ileri süren politikacılar, sultan veya padişah unvanını taşıyan bir hükümdar yerine, unvanı halife olan bir hükümdar koyarak konuşmuşlar ve iddialarda bulunmuşlardı. Şu farkla ki, herhangi bir ülke ve ulusun hükümdarı yerine dünyanın değişik yerlerinde topluluklar halinde yaşayan,
Reklam
La Tahzen Şiiri, Mevlâna Celâleddin Üzülme! İnsanlar senin kalbini kırmışsa üzülme! Rahman, “Ben kırık kalplerdeyim” buyurmadı mı? O halde ne diye üzülürsün ey can? Gündüz gibi ışıyıp durmak istiyorsan; Gece gibi kapkaranlık nefsini yak! “Derdim var” diyorsun; Dert insanı Hak’ka götüren Burak’tır; sen bunu bilmiyorsun. Sanma ki dert sadece sende
828 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.