Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gizem Ece Yılmaz

Gizem Ece Yılmaz
@gizemeceylmaz
Bilgisayar Muhendisi
Üniversite
İstanbul
7 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
‘Eşitliğe gelince, eşitlik daha da hayal. Bir kere kaderimiz doğumumuzdan çok daha önce saptanıyor. İlk Günah’ın felsefi bir anlamı var. Ölüler yaşayanların peşini bırakmıyor, iki kuşak önce yaşamış bir anneannenin zeka kıtlığı silinmez bir iz bırakabiliyor bizde de. Sonra coğrafya… Başka medeniyetlerin birkaç yüzyıldan beri aşmış olduğu bir medeniyet merhalesine zincirli kalmış milletler var: Coğrafi bir kader bu da. İnsan tek başına kendisini şekillendiren bir bütün değil. Ve dünya insan zekasının fetihlerine rağmen, el ele tutuşup hep birlikte şarkılar söyleyebileceğimiz bir cennet olmaktan daha çok uzak. Duvarlar var insanların arasında ve daha uzun zaman da var olacak. Hatta bana öyle geliyor ki, bu hayali eşitlik, sosyal adalet rüyaları gerçekleşse bile daha uzun zaman kendini bekletecektir.’
Reklam
‘Bir vahşi gibi yaşadım, herhangi biri gibi acı çektim. Hayatımda hiçbir fevkalade olay yok: önemsiz hayal kırıklıkları, gerçekleşmemiş rüyalar, yerine getirilmemiş projeler… İşte 38 yılımın iyice sıkıcı ve hiç de ilginç olmayan hikayesi.’
‘Yalnızca paylaşılmayan acılar bizi yıkabilir.’

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
‘Ruef kapitalist olun, sosyalist olun, yalnız yalancı olmayın diyor. Biz sadece yalancıyız.’
‘Hiçbir zaman sahiplenen biri olmadım ve muğlak bir kıskançlık hissetsem de davam için dövüşme ruhundan azadeydim.’
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai
7.3/10 · 33,3bin okunma
‘Yapayalnızım, ama bir kente yürüyen ordu gibiyim.’
‘Onun varlığındaki her şey, açıklayamadığım bir güven duygusu verirdi bana. Aynı duyguyu sonradan kimsede bulamadım. ‘
‘Düzeni gereği, kendi kendine sona erecek. Bu güzel sesi sevmemin asıl nedeni bu: Tok ve içli oluşundan ziyade, öncesinde bir yığın notanın ölerek onun ortaya çıkışını hazırlaması gidiyor hoşuma. Ama yine de tedirginim. Gramofonun durması için ufacık bir şey yeter. Bir yay kırılabilir ya da kuzen Adolphe’un huysuzluğu tutar. Bu sağlamlığın, böyle dayanıksız olması heyecanlandırıyor insanı. Onu hiçbir şey durduramaz ama her şey kırabilir.’
Reklam
‘Anılarım, şeytanın kesesindeki paralara benziyor: Keseyi açınca içinde ancak kurumuş yaprak buluyorsunuz.’
‘Belki de acı, yaşadığımızı bize hissettiren bir dosttur. Onu sevinçle kabul etmeli ya da ondan ayrılmalıyız. Şurası kesin: İlerleyen yaşla beraber beden ne denli düşkünleşirse, zihin o denli keskinleşir. Öğrenme becerisi açısından değil. Ama kesinlikle akıl yürütme yetisi. Bıçak gibi! Neredeyse insanın başını döndürecek kadar keskin. Handiyse ileriyi görmeye yetecek kadar! O kadar çok deneyim ediniriz ki kişisel haritamızdaki beyaz alanları bile nihayet doldurabiliriz. Hayatımızı tereddüt etmeden çizeriz buraya. Hal böyle olunca da belimizin ağrımasına, boynumuzun tutulmasına, parmaklarımızın kalemi kavrayamamasına ya da bir şeyleri not etmek için evin üst katına çıkarken soluk soluğa kalmaya aldırmayız.’
‘Yaşarken böyle görmüyordum durumu. Çünkü yaşayan herkesin bir geleceği vardır. Sadece ölüler gerçek anlamda hayatlarının bilançosunu çıkarabilir, çünkü artık yaşamaları gerekmiyordur. Yaşamak zorunda olan kişiyse, ne kadar saçma ve gerçeklikten uzak olsa da, günün birinde tecrübelerinden ders alacağına ve hayatındaki kimi şeyleri değiştireceğine inandırır kendini. Daha iyi yapacağına.’
109 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.