Gönderi

128 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Virgina Woolf'un, 1929 yılında, yaşadığı döneme göre gayet açık sözlü ve cesurca yazdığı bir eser. Virgina Woolf kitaba başlarken okuyucusuyla konuşuyormuş havasında samimi bir üslup kullanmış. Bu kitabı yazmaya karar verme buhranını dile getirmiştir şu giriş paragrafıyla: "Benden kadınlar ve kurmaca üzerine konuşmamı istediğinizde gidip bir nehrin kıyısına oturdum ve bu sözcüklerin ne anlama geldiğini düşündüm. Bir kez daha düşününce sözcükler o kadar da kolay gelmedi gözüme........" Woolf, bu kitabı yazarken Jane Austen, Charlotte Brönte, Shakespeare, George Eliot gibi -ve daha birçoğu- yazarların kitaplarını incelemiştir. Eserlerini tek tek okuyup aynı zamanda yazarlarla ilgili de çıkarımlar ve karşılaştırmalar yapmıştır. "Bir kadın eğer kurmaca yazacaksa, parası ve kendine ait bir odası olmalıdır." İşte aslında tüm kitap, bu cümlenin özelinde barındırdığı sözcüklerden oluşuyor. Kadınların yüzyıllar boyunca yaşadığı içedönüklüğün ve yaşadıkları streslerin, baskıların nedenlerinden bahsedilmiş bu kitapta. Kadınların kendine ait bir odasının olmamasından, eserlerini oturma odasında yazıp; her kapı tıklamasında kağıtların saklandığı bir dönemde yaşamasından, kadınların bir nesne gibi istenilen şekilde alınıp satılmasından, düşüncelerinin ve isteklerinin bir çöp kadar değeri olmamasından, karşı cinsine verildiği şartları ve insiyatifleri kendilerinde bulamamasından, kadın yaratıcılığının ve yapıcılığının değerinin anlaşılamamasından bol bol bahsedilmiş. Kitapta geçen şaşırtacak derecede taş devrinden kalma düşüncelere sahip olup eleştirilen insanların, günümüzde bile etrafımızda bulunduğu deneyimi aslında çok da yol gidemediğimizi -hüsran- gözler önüne seriyor.
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Kırmızı Kedi Yayınları · 201938,5bin okunma
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.