Gönderi

Kabul İçeren Ebeveynlik, çocuğumuzu koşulsuzca kabul edebilmemizle birlikte başlıyor. Her ebeveyn elbetteki çocuğunu koşulsuzca seviyor. Her ne yapıyorsa çocuğunu çok sevdiği için ve yine onun iyiliğini gözeterek yapıyor. Ancak bazı sorunların kaynağı, farkında olmadan da kabullenme sorunu noktasında yaşanıyor. Nasıl mı? Örnekleyelim: "Gelmezsen ben gidiyorum." "Şikayet duymak istemiyorum." "Bu yaptığın beni üzüyor." "Ağlayacaksın da odanda git ağla." Bütün bu ifadeler hep aynı kapıya çıkıyor. Hepsinin alt metninde, "Şu an yaşadığın duygunu da,arzunu da öncelikli olarak kabul etmiyorum, senin benimkini kabul etmeni bekliyorum, seni anlamam gerektiği gibi anlamıyorum..." ifadesi içeriyor malesef.Bu örneklerde konuşma dilindeki sıkıntı buzdağının görünen kısmı, yarattığı etkiler ise suyun altındaki bölümünü oluşturuyor. Böylesi bir ebeveyn tavrı, koşula bağlanmış bir tavır diyebiliriz. Burada koşula dayalı bir ilişkilendirme yapılmıştır ve çocuğun duygusunu kabul etmek yerine tam tersine duygularını bastırması ona aslında dikte edilmiştir.
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.