O, "nerede olursa olsun, içerde,
dışarda, derste, sırada devamlı öğrenmiş, kendisini sürekli yenilemesini bilmiş, celladın, fırsatçının, fesatçının, hayının" üstüne yüreğinin bütün öfkesi, inancı ve kafasındaki aydınlık bilinci ile yılmaksızın gitmesini bilmiş, kelimenin tam ve yetkin anlamıyla bir insandı...