Bireysel değil, toplumsal yaşam için eğitimi hedefleyen, eğitimde devrim niteliğinde bir uygulama olan Köy Enstitüleri, henüz ümmet olmaktan çıkıp yurttaş olma bilincine erişememiş bir topluma beş beden fazla geldi. Bu köklü eğitim atılımını uygulayanları sanık sandalyelerine oturttuk biz. En çok din eğitimini kimin verdiğine dair yarışlara giren bir siyasi yaklaşımın kölesi olmuş bir ülkede gerek geçmişte gerekse günümüzde eğitimin vardığı nokta ortadadır. Dünyanın pek çok ülkesinde akademisyenler tarafından Köy Enstitüleri üzerine pek çok tez çalışması ve araştırma yapılırken, biz böylesi bir uygulamayı kimler ve neler uğruna heba ettik, enstitülü öğretmen ve öğrencilere nasıl akla gelmedik baskılar yapıp çamura buladık herkes biliyor. Kabul etmemiş görünse de biliyor.
Fidanlarımız kesilmiş sesimiz çıkmamış, okullarımızı henüz fidanken budamışlar sesimiz çıkmamış. Çok yazık oldu, çok...
Ne güzel, ne içten, ne kararında bir incelemeydi. Elleriniz dert görmesin.