Bu kitabı herkes çoook beğenmiş ve çoğu yorum hep buna yönelik ama çok fazla abartıldığını düşünen yorumlar da vardı bu yüzden kitaba başlarken biraz önyargı ve düşük bir beklentiyle başlamıştım... ama yanılmışım... Beni çok etkileyen bir roman oldu. Bu kadar zaman okumadığım için üzüldüm, keşke daha önce okusaydım diyorum... Sanırım okuduğum en güzel ve beni en çok etkileyen aşk romanı... Romanın konusundan ve olaylarından ziyade Sabahattin Ali’nin tasvirleri ve kişilerin ruhsal çözümlemeleri benim çok hoşuma gitti. Kitabı okuduğum süre boyunca karakterleri resmen yaşadım, sanki kitaba ben de dahil oldum... Kitabı bitireli yarım saatten fazla oldu ve ben hala etkisindeyim... Hayatını boş ve heyecansız bir şekilde yaşayan Raif Efendi’nin hayatı bir gün gittiği sergideki bir kadın portresi sayesinde tamamen değişecek... Tabloya uzun uzun saatlerce bakakalır ve bir gün takıntı derecesinde hayran olduğu tablodaki yüzün sahibiyle karşılaşır... Kitap bu olaydan sonra su gibi akar gider... yazmak istediğim bir sürü şey var ama spoiler vermemek için kitap yorumumu burada kesiyorum. Hala okumadıysanız okumanızı mutlaka tavsiye ediyorummm ve kitaptaki beğendiğim bir kaç alıntıyla yazımı tamamlıyorummm. Kitapla kalın Tesadüf seni karşıma çıkarmasaydı yine aynı şekilde fakat her şeyden habersiz yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim de bir ruhum olduğunu öğrettin. Seni seviyorum... Deli gibi değil gayet aklı başında olarak seviyorum... Seni istiyorum... Kendimi bildim bileli bütün günlerimi haberim olmadan ve nefsime itiraf etmeden, bir insanı aramakla geçirmiş ve bu yüzden bütün diğer insanlardan kaçmıştım.

Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021317,7bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

minik okur