-Siz de hep beni teselli etmeye çalışıyorsunuz. Ama benim istediğim teselli olmak değil. Beni üzmekten, acı vermekten korktuğunuz için hiç bahsetmediğiniz, tanımama izin vermediğiniz bir çok şey olduğunu biliyorum. Hiç bilmediğim şeyler, öyle ki bazen..
Sesi gittikçe yavaşlıyordu, nefessiz kalmış gibi durdu. Ağzından çıkan son sözleri tekrar ederek sordum:
-Evet, bazen?
Üzüntülü bir şekilde devam etti:
-Öyleki bazen size borçlu olduğum bütün mutluluğun hiçbir şey bilmememe bağlı olduğunu düşünüyorum..