Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

1232 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
44 günde okudu
THE END OF Book Four of THE STORMLIGHT ARCHIVE Akıllarda tek bir soru 5. kitaba kadar nasıl nasıl nasıl sabredeceğiz. Bir seneye türkçesi gelse -en iyi ihtimalle- onu okusam. Arada Sissoylunun 2. üçlemesini okusam, hazır gözümü karartmış İngilizceden okumaya başlamışken türkçeye çevrilmemiş hikayeleri okusam, o arada mezuniyetti Dus tu falan meşgul olurum zaten. 2023 e gelir mi son kitap? Neyse su gibi geçer zaman şimdiden bunu düşünmeyelim. Geçelim incelememize. Şöyle genel olarak bahsetmek istiyorum sevdiğim sevmediğim ve takıldığım kısımlardan. Spoier bol bol içerecek gibi duruyor baştan belirtelim. Normalde biraz spoiler severim ama Sanderson kitaplarında hiç spoiler a bulaşmamak en iyisi. Kitap her zaman olduğu gibi Gavilar'ın öldüğü geceyle başlıyor. Bu sefer Navani'den takip ediyoruz olayları. Bu ikilinin ilişkisi cidden şaşırttı beni. Aralarının bu derece kötü olmasını beklemiyordum. Ayrıca Navani demişken benim için 4. kitabın şaşırtıcı karakterlerinden biriydi. Çok önemli işler yaptığı için değil sonunda benim sevgimi kazandığı için. İlk kitapta sevememiştim kendisini. Zamanla nötr karakterlerden biri oldu. Derken Rhythm of War de gerek bilim insanı tarafı olsun gerek Raboniel ile olan ilişkisi olsun saygımı kazandı. Szeth'e olan tavrını anlamsız buldum gerçi o ayrı. Navani'yi bir kenara bırakalım. Seri malum çok geniş bir kadroya sahip olduğundan yine grup grup başka taraflara dağılıyorlar. Adolin, Shallan ve tayfaları Shadesmara seref sprenlerini ikna etmeye; Dalinar, Jasnah, Szeth, Wit, Köprü dördün hemen hemen hepsi Emul'e savaşa gidiyor. Kaladin, Teft, Navani, Rlain Dabbid, Lift Urithiru'da kalıyorlar. Adolin'den başlayalım. Başka bir Sanderson serisinde olsa ana karakter olabilecek koca yürekli Adolin. Açıkçası Kralların yolunda hatta Parlayan sözlerde çok da sevdiğim bir karakter değildi. Üçüncü kitaptan beri bana en insancıl en normale yakın gelen karakter. Bu kitapta Kaladinle sadece en başta görüşebilseler de sahneleri çok samimi geldi. Babasıyla olan meselesinde de kendisine hak vermeden edemedim. Bir sprenle bağlanmasın, böyle kalsın istediğim bir karakter ayrıca. Boşver Adolin her yer parıl parıl zaten, farklı olan sensin. Nerdeyse unutuyordum Maya Rhythm of War'ın en büyük kahramanlarından biriydi. Yalnız şu radyantlar ve sprenlerin anlaşıp bağlarını koparma mevzusunu çok merak ettim. Ne olmuş ne bitmiş hâlâ hiç bilmiyoruz. Elçiler de pek yardımcı olmuyorlar sağolsunlar. Gelelin Shallan'a: zaman zaman sevdiğim, güldüğüm zaman zaman sinirlendiğim normal bir insan evladı. Şu içindeki karakterler meselesi yok artık daha ne kadar saçma bir hâl alacak derken rayına oturur gibi oldu neyseki. Net Veil favorim tabii. Shallan'ın çıkmak istemiyorum tavırları oldukça sinir bozucuydu. Amaa tarafsız bir şekilde ele alırsak seride en korkunç hikayeye sahip karakterlerden biri. Bu konuda zirveye oynar. Bir de dıştan hiç çaktırmıyo hep içine atıyo ya ondandır diyerek sakileştiriyorum kendimi. İkinci gruba geçelim. İlk sırayı yine yeniden en sevmediğim sevemediğim karakter olan Jasnah'a veriyorum. Evet saygı duyulacak fikirleri var. Ama o tavırları yok mu, beni çok yoruyor. Onun sahnelerinde hep zor bir duruma, beklemediği bir şeyin içine çekilse de daha insani bir yönünü görsek diye bekliyorum. Savaş sahnesinde bile kendisinden o yönde bir duygu geçişi alamadım maalesef. Neyse ikimiz de Wit'i seviyoruz en azından. Dalinar'a ne desem bilmiyorum. Bu kitapta daha ziyade izleyici konumundaydı. Kendini keşfetmeye çalışıyor. Son kitapta iddia sonucu neler olur düşündükçe heyecanlanıyorum. Szeth'i daha fazla görmek isteyen herkes gibi ben de yine hüsrana uğradım. Son umudumu 5. kitapta Shinovar'a Kaladinle yolculuk yapmasına bağlıyorum. İnşallah öyle bir sahne görürüz. Bir de Szeth'in son sahnesi gatipti. Travangian'ın Odium olduğu sahne. Bak bunu da beklemiyordum. Gerek var mıydı buna, Odium'u indirmek bu kadar kolay iş mi tartışmaya açık bence. Gelelim Urithiru tayfaya. Önce Lirin'e bir parantez açmalıyım. Çok iyi yazılmış bir karakter. Kitabın en başında Dalinar'la konuştuğu sahne ve tavırları keyfimi yerine getirdi. Navani'den bahsetmiştik. Kaladin bıraktığımız gibiydi. Kim ne derse desin onun kafası karışık ve onurlu karakterinin Fused'ler üzerindeki etkisi gözardı edilemez. Sonunda 4. İdeali alabildik kendisinden. Yarım yamalak güçleriyle Pursuer'i duman ettiği sahne müthişti. Benim istediğim şampiyon Kaladin'di, bunu da belirteyim. Sonradan Dalinar'ın Kaladin'e verdiği görevi beğendiğim için sesimi çıkartmıyorum. Rlain'i çokça gördük. Zaten sevdiğim bir karakterdi. Çok haklı endişeleri var insanlara güvenmek konusunda. Aynı endişeleri paylaşıyoruz kendisiyle. Venli ve Dabbid'in hikayeleri de güzeldi. İkisi de şaşırttı beni. Özellikle Venli. Eshonai'nin sonunu da çok beğendim. Ölürken de olsa görmek istediği dünya önüne serildi. Gözler yaşlı okudum. Lift'i az gördük ama kulede beraber saklandıkları sahnede ekibin komikliği güldürdü beni: Kal, Teft, Lift, Dabbid, Rlain. Baya sağlam kadro. Ve Teft. Bekliyodum böyle bir şey. Ya Teft ya Lirin diye düşünmüştüm. Teft'e patlafı. RIP. Son olarak Moash. Herkesin aksine anlamaya çalıştığım bir karaktedi -ki bu linç sebebi-. Kral'ı öldürmesi, Navani'ye karşı tavırları kendince haklı bulmuştum. Hatta geçen kitapta parshmenlerle takılırken taktir de etmiştim. Ama yok! Artık savunamam Teft'i öldürmesi, artık hissetmek istemiyorum tripleri beni bile çileden çıkardı. Kendi kararlarını alıyorsan sorumluluğunu da alıp ne hissediyorsan dürüstçe kabulleneceksin. Kaladin'i gerçekten biraz sevdiğine iknayım ama. Neyse kendim için son birkaç not: Dinleyicilerin sonu ilginçti. Venli ve tayfasına ne olacak merakla bekliyorum. Saygı duyduğum bir ekip ve gezegenin haklı gerçek sahipleri. Kaladin Tien sahnesi harikaydı. Şu bahsi geçen Tanrılar savaşı ne iş bilmiyorum ben. Merak ettim. Leshwi çok çok iyi bir karakter. En son sahne de Wit'e olanlar. Kafa karıştırıcı. Ona bile böyle oluyorsa vay diğerlerinin haline. Nokta.
Rhythm of War
Rhythm of WarBrandon Sanderson · Tor Books · 2020140 okunma
·
330 görüntüleme
İdil Drita okurunun profil resmi
Hey! İncelemene bayıldım. Sanderson’ın Rayse’i indirme sebebi zaten iki kez yenilmiş oluşu (Dalinar’a), diye biliyorum ben. Bundan sonra çok ciddiye alamayız diye. Onu söyleyeyim dedim. Neyse beşinci kitaba kadar direnmeye devam
Don Quijote okurunun profil resmi
Haklısın, ciddiye almak zor olurdu. Direnelim bakalım
Meral Kayıhan okurunun profil resmi
Çok güzel bir inceleme olmuş. Ben de Jasnah'ı sevmiyorum. Sanki koskoca Roshar'da tek zeki insan kendisiymiş, dünyayı en çok o kurtarmak istiyormuş, en doğru yol da onunkiymiş gibi davranıyor -ki bence yöntemleri hiç insancıl değil- ama ilginç bir şekilde karakteri sevmesem de sahnelerini okumayı seviyorum.
Levi okurunun profil resmi
Peki nasıl okuyorsunuz İngilizce? Ben de biliyorum İngilizce ama kurgu okumaya çalıştığımda maalesef bilmediğim bir yığın kelime çıkıyor ortaya. Bunla nasıl başa çıkıyorsunuz? Böyle güzel eserleri kendi dilinde okumak istiyorum.
Don Quijote okurunun profil resmi
En başta inanılmaz zorlandım, serinin ilk kitaplarını türkçe okuduğumdan dediğiniz gibi kurgu kitaplarda kavram karmaşası çok fazla oluyor. Önümde önceki kitaplar açık karşılaştırmalı bakıyordum ve bolca not çıkardım. Başka bir kitap olsa yapmazdım herhalde. Sancılı bir süreçti ama merakımdan devam ettim, okudukça olayların içine girdikçe kolaylaştı. İlk kitaptan itibaren orjinal dilinde okusaydım çok daha kolay olurdu tabii.
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.