Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

248 syf.
·
Puan vermedi
Hissetmeye Üşenmeyin
‘’Bazı durumlarda sonuna kadar tanık olmak bir kısmını görmekten iyidir. Muhayyile denen azgın alem işlemeye başlamaz hiç olmazsa‘’ Ayfer Tunç’un yazdığı bu satırlara sahip bir öykü kitabında , hayal gücünü bir kenara bırakıp, ilk kitabı Saklı’yı okuduktan sonra Evvelotel’i merak etmeyip okumayacak okur kalmayacaktır diye düşünüyorum. Saklı ile başladıysanız okumaya benim gibi, Evvelotel’ e geçtiğiniz anda bir bakıyorsunuz kahramanların ne cinsiyetine takılmışsınız ne de isimlerine. Hoş gerçi az ya da çok fazla isim belirtildiğini fark bile etmediğim 9 öykü sizi öylesine anlatıcısına bağlı kılıyor ki, kimdir nedir diye sorgulamak aklınızdan bile geçmiyor. Düşünüyorum da; aklımda kalan birkaç isim Süslü Yenge (isim de değil de işte), Umman, Neşide, Selva /Silva ve Nesim. Başka yok :) Taa ki Evvelotel’e başladığınızda aa bu tahmin ettiğim ya da kendi kendime uyumladığım kahramandan ne kadar da farklıymış şaşkınlığını yaşatana kadar. Saklı’da inandığım, güvendiğim , sevdiğim birçok kahramanına Evvelotel’de bana, az bile olmuş başına gelenler dedirtecek ters köşe öyküler var. Yarım kalmışlıklar, seviyorum aslında yarım kalmışlıkları. Hep bir umut ışığı doğurur içimde. İstediğim gibi sonlanmasını kendim belirlerim, benim istediğim şekli de hoşuma gider mutlu olurum. Ama Ayfer Tunç'un muazzam kalemi müsaade etmiyor. Saklı’yı okuyup Evvelotel’e de hadi bir bakayım merakınız ve yazara olan hayranlığınız olmazsa, hayalinizdeki sonlar için ideal. Saklı’nın kahramanlarının, gizli kıyıda kalmış yaşanmışlıklarını Evvelotel’de ruhunu soyarcasına gözümüzün önüne seriyor. Betimlemelerine o kadar hayranım ki önce yazdığı olayı , sonra tekrar başa dönüp anlatma tarzını defalarca okuyorum. Buraya kadar kitap için azıcık olsa da naçizane diyebildiklerim. Terk edenler, ihanet edenler, terk edilenler, vazgeçemeyenler, yüzleşmek isteyen, yüzleşemeyen, kaçan, saklanan tüm kahramanlardan hissettirilen pişmanlıklar, söylenemeyenler, öykülerden bende kalanlar neler mi ? Kimi zaman hayatımıza girer biri farkına varmadan. Nefes alıp verir gibi. Kimi zaman da gitmiştir bile bizde kaldığını bilmeden. Anlamadan dinlemeden işte bu demekten vazgeçmek, inanmamak telafisi mümkün olmayan bir pişmanlıktır. Bazı insanlara yanımızda olmasalar da ne kadar önemli olduklarını, varlıklarının bize ne kadar iyi geldiğini, bir merhabalarının bize her şeyi unutturup içimizi ısıttığını izah edemiyoruz. Hayatımızda olmasalar ne kadar eksik kalırdık , farkında olamıyor ve fark ettiremiyoruz. Olsun, sevdiğimiz insanlara kırıldığımızda ya da kırıldıklarını hissettiğimiz ve ihmal edildiğimizi düşündüğümüz tüm zamanlarda, onlardan sevgimizi geri çekme lüksümüz olmuyor olmamalı da. Sevgimizin yüceliği hoşgörüden ve anlamaktan geçiyor. Hayatı nasıl yaşayacağınız tamamen size ait. Önemli olan şu: " Bir kitabı kapatıp diğerini açarken, tuhaf bir bağlantı cümlesiymiş ya da kötülüklerden koruyan bir duaymış gibi mırıldandığım dize beni ele veriyordur : Bir gün herkes kendisi olsun.’’ Beklentilerimi karşılayan bir hayatım yok evet Dinlemeye karar verdim kendimi; hayatımdaki fazlalıklardan. Beni yoran düşüncelerden isteklerden anılardan insanlardan. Beni yoran bağlardan dayatmalardan kurtulmak istiyorum . Huzurlu ve mutlu bir hayat... Herkese yetip kendine yetemeyen ben, biten bir kitabın ardından sanırım kimyam da bozuldu şu saat itibariyle. Heyecanlı ve telaşlıyım, ya da siz de biliyorsunuz endişe ve hüzün yine çok moda. Hiç sevmediğim şeyleri yapasım olsa da ara sıra , üzmek istemiyorum ne kendimi ne de çevremdekileri. Yine de terk etmek, sonradan pişmanlık duyacağım bir ömürde ah vah etmek, terk edene takılarak hayatı kendime zehir etmek yerine; Sadece sevdiğimin baktığını, sadece sevdiğimin merceğinden süzülenleri görürdü göz bebeğim, Yapıp yaptığım her iş sevdiğime ait olsun isterdim, yazdığım her kelime sevdiğimin eseri olurdu ellerimde, Yokluğuna bir saniye bile tahammül edemez, içime her çekişimde yeniden doğuş sebebim olurdu nefesi, Bağlanmaktan değil çözülmekten korkardım ikinci baharıma. Bir nefes alımlık mesafe kalmasına rağmen aramızda , kavuşmaya daha bir ömrün olduğunu hissettiğim özlemim olurdu da, Görüp görememenin bir öneminin olmadığını bilerek, hiç göremeyeceğimi bilsem dahi, hep bakmasını ister ve ; Nerede, hangi durumda olursam olayım, varlığı, gönlüme hep iyi gelecek duygularıyla sever, anlar , yaşar ve yaşatırdım diyebiliyorum. ‘’Unutmak bir yalanlamadır, en yalnız zamanlarımda kendime bir bir anlattığım. Aslında hiçbirini unutmadım, sakladım.’’ diyor Ayfer Tunç. Hatta satır aralarında bir yerde ''düşünmeye üşendim'' cümlesine rastladığınızda ; Siz üşenmeyin derim.. Okuduğunuzda kendinize neleri anlatıp , neleri halen sandıklarda tuttuğunuzu sorgulamak adına, bağlanmaktan değil de çözülmekten korkacağınız sevgilerin kayıplarını yaşamadığınız bir ömürde; Keyifli okumalar diliyorum.
Evvelotel - Saklı
Evvelotel - SaklıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20131,077 okunma
··
983 görüntüleme
Resul Bulama okurunun profil resmi
Ayfer Tunç kitaplarını aralıklı olarak okuyan bir okur olarak incelemeyi çok beğendiğimi söylemek isterim Ferah hanım. Kitabın atmosferiyle tam bir bütünlük içinde, bir çırpıda okunan harika bir incelemeydi. Kitap nerde başladı, sizin kelimeleriniz nerde, tırnak işareti olmasa ayırmak güç. Kitabın hislerini kaleme dökmek. Kendinde kalanları, hayatın emanet ettiklerini. Neden Ayfer Tunç'u aralıklı okuduğuma gelince, bir süre sonra doz aşımı oluyor, onun gibi bakmaya, onun gibi konuşmaya başlıyorsunuz. Sonra bir sızı kelimesi yerleşiyor dilinize, yarım kalan ne varsa oraya bağlıyor. Her şey dozunda olmalı belki de...
Ferah okurunun profil resmi
Çok teşekkür ediyorum sağolun Resul bey. Aralıklı okuma tavsiyenizi, emir telakki sayarak dikkate alacağım.
Muzaffer Akar okurunun profil resmi
Ben öykü kitabına incelemede hep kararsızım. Çoğu yazar öykülerinde hislerini anlatıyor gibi geliyor bana, şiire benzetmem de ondan. Birine "sen yanlış hissetmişsin" denilmez elbet. Öyküde anlatım ve edebi yanlışlar kitap basılmadan kaç kere düzeltiliyor zaten. En güzeli senin bu kitaba yazdığın inceleme gibi olsa gerek. Eline sağlık.
Ferah okurunun profil resmi
Çok doğru ifade ettin, herkesin okuduğunda hissettiği farklı olabiliyor. Belki de öykülerin tadı bundandır diye düşünüyorum. Teşekkür ediyorum katılımın için.
Neşe okurunun profil resmi
O nasıl etkileyici bir giriş cümlesi. Tabii, ne de olsa kitabın yarattığı hislerle seçilmiş. Ne kadar onaylıyorum bilsen:) Sonuna kadar tanık olmak gerçekten daha iyi. Muhayyileye kalınca, çok fena oluyor; çok... Ters köşe eden anlatımları seviyorum. İnsanı bir anda daldığı yerlerden çıkarıp kendine getiriyor. Aaa, ama ben hiç öyle düşünmemiştim dedirtiyor. Ayfer Tunç’un kalemine zaten bayılmıştım. Öyleyse sıraya bunu alıyorum. Daha önce de yine senin incelemeni okuyup ‘Mağara Arkadaşları’na öncelik tanımıştım. Pişman etmedi.😉 Hissiyatı ifadene bir kez daha şapka çıkarttım Ferah. İnsanın aklı yara almasın diyedir belki; unutmak değil de, saklıyoruz. Olsun, yaşadıklarımız da bizim, sakladıklarımız da. Yeter ki insanca yaşamayı bilelim. Güzel kalemine, ömrüne sağlık. ♥️💐💙🌼
Ferah okurunun profil resmi
Bu eserini diğerlerinden sanki bir tık daha fazla hissederek okuyacaksın Neşe, her cümlenin altını çizercesine. Çok fazla alıntı paylaşma alışkanlığım olmayan beni bile satır satır yazdıracaktı alıntılara zor dizginledim kendimi. Her bir öyküsü ayrı bir roman hayali yaratıyor. Kesinlikle okumanı erteleme. Ben de sende kalanları okuyayım incelemende 💜🍀
1 sonraki yanıtı göster
Eylül Türk okurunun profil resmi
Bilmezler, bildikçe nasıl incindiğini... Gözlerinin buğusundan ürkek akan mevsimsiz hüzzam nasıl derindir, farketmezler... O yıkılmaz sadeliğin, susmak bilmeyen bir çağlayandan kalan küldür, yakar genzimi her soluyuşta en gizli eleminden... Bilmezler sesinden zamanın sarsılmaz duvarları boy verir, yıkanır gök bedeninden, sen de gün olur... Bilmezler sırdaşın vehimdir, keskin gölgeler yarandan fecre yükselir... Deniz kokarsın, o mavi sargınlıkta. Kolların çöl yalnızlığında iki sonsuz dalga... Bilmezler, kaç bedende ruhsun sen ve görmezler öncesizlikte boğulup, korkusuz bir son olduğunu... Kendini dünün seyrine bırakıp dönüşen onca şeye rağmen, değişmeyen tek şey görmeden okuyabildiğim, duymadan saklayabildiğim, bu uzaklardan kalbimin kapısını tıklatan naif eller ve her defasında karşılanmayı bile beklemeyen :) Sonsuzun dinmesin emi... Kalbine hürmetle Boşnak Güzeli'm...
Ferah okurunun profil resmi
Sustum... 💜💜İlahi Eylül, Boşnak güzelim deyişine kurban olduğum, sen de hayatımın bir parçası olmaktan vazgeçme hiç emi 🍀💜💜
1 sonraki yanıtı göster
Sezen B. okurunun profil resmi
Üçüncüye okuyorum incelemeni. Ayfer Tunç'tan çok senin duygularını ifade ettiğin yerlerin altını çizesim geldi Ferah abla. :) Yüreğine sağlık. 💜
Ferah okurunun profil resmi
Kaçtır Ayfer Tunç ile yatıp onun kelimeleri ile uyanınca demek ki bu şekilde işliyor insanın içine Sezen. Bende değil yani Ayfer Tunç' ta asıl maharet :) Çok teşekkür ediyorum naif yorumun için 💜
Günay okurunun profil resmi
"Unutmak bir yalanlamadır, en yalnız zamanlarımda kendime bir bir anlattığım. Aslında hiçbirini unutmadım, sakladım." İncelemeleri okudukça yazardan bir kitap daha okuma isteğim arttıkça artıyor. En uygun zamanda okumak umudum. Emeğinize sağlık🙂
Ferah okurunun profil resmi
Keyifli okumalarınız olsun.
1 sonraki yanıtı göster
Sibel G. okurunun profil resmi
"Aslında hiçbirini unutmadım, sakladım." Nasıl da benziyor diye düşündüm yorumunu okurken, inceliklerin buluştuğu kadınların kelimelerindeki yüklerin ağırlığı; Gülten Akın'ın "Ben yalnızlığımı gözlerim gibi taşıdım Unutmak olmazdı unutmadım." dizeleri aklımdayken.. Emeğine, incelikli yüreğine sağlık olsun Ferah ablacığım..
Ferah okurunun profil resmi
Unutmadım, hatırlamak için sakladım evet Sibel. Arada çıkarıp sandıktan tekrar naftalin kokulu sandıklara hatıraların kokusu da sarmalanıp saklanıyor ki unutulmasın ki hatırlasınlar diye. 💜💜
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.