Erhan abi selamlar, serinin son kitabında bir okur olarak sana katıldığım yerler çok lakin bu kitap böyle bir kitap, Herbert bunu bile isteye yapmış, kafasında öyle kurmuş ve oynamış.
Uzun sürmesini istediğin çoğu diyalog kısa, kısa sürmesini istediğin ise uzun, kitabın sayfa sayısının çok uzun olması yazarın yazmak istemesinden başka bir şey değil gibi duruyor.
Mesela sen bu yorumları yaptığına göre özellikle, 4, 5 ve 6'da arşa çıkarsın, çünkü oldukça uzatılmış diyaloglar, oldukça olmasa da olur diyebileceğimiz ayrıntılar var.
Okurunu tavlamak istemiş yazar, onu bu dünyadan çıkarmaya bir türlü gönlü el vermemiş, oldukça detaya boğmuş. (İlk kitap bilinenin aksine ilk değildir, iki ve üç birinci kitaptan önce yazılmıştır, birçok denemesi var.) Şu ana kadar gördüğünüz karakter adları son kitaplarda çok daha fazlalaşacak ve belki kim kimdir nedir değildir not almak isteyen okurlar olacaktır. Beşinci kitapta yazar birçok sorunla boğuşarak yazmış, bu hem beşinci hem de altıncıya oldukça sirayet etmiş.
Uzun yazdım, Dune'u sevmemle ilgili sanırım. Bazen kitabı okurken durup düşündüğüm oldu, neden bu kadar uzuyor konular, sonra bu soruya cevap vermek yerine Dune ve çevre gezegenlerde aylak aylak dolaşıp, Herbert'in yarattığı dünyada sorgusuz sualsiz dolanmaya başladım...
Oğlunun devam ettiği seriye değinecek olursak, Dune'un geçmişine bakmak keyifli duruyor, okudum biraz, ağızdan eksilen bir tat yok gibi duruyordu, sevenler hanedanlıkları da okuyacaktır.
Unutmadan, Yüzüklerin Efendisi'de kolay bir kitap değildir, filminden alakasız çok uzun ve bitmeyen diyaloglar ve olay örgüsü hakimdir. Çoğu okur ya hatırlamıyor ya da Tolkien hatırına bu konuları pek dillendirmiyor. :)
Yakında bitiyor, bütün bilgi birikim son kitap incelemesinde olacak. :)