Borges Doğu kültürlerine ve tarihine, İslam dinine ve özellikle de kıyıda köşede kalmış tarikatların öğretilerine de ilgi duymuş, hikayelerinde bu kaynaklardan inanılacak şeyler olarak değil, gizemli ve ilham verici şeyler olarak yararlanmıştır. Bu yönüyle, Borges'i asıl İslam'ın ezoterik, gizemci, esrarengiz tarafı kendine çekmiştir. Pamuk'un Kara Kitap'ta İslam ve tasavvuf geleneğine yaklaşımı da Borges'inkine benzer: İslami geleneği bir bağlılık ve inanç kaynağı değil, sanatsal yaratıcılığın ve yüzlerce hikayenin kaynağı olarak görmek, Pamuk'un romandaki baskın yaklaşımıdır.