Gönderi

"Uykusuz uykuların yeriydi siperler... Ölüme gidilen ölümden dönülen yerlerdi. Bir saç demetinin kokusuna ceset kokuları karışırdı o insan boyundaki hendeklerde. Orada cesetlerle birlikte canlılar da çürürdü. Küçük defterlere notlar düşerdi okumuş yazmış askerler. "Paralandı her yanım benim." derdi birisi. Birisi "Yaşım 21." derdi. "Saçım sakalım ağardı. Bıyıklarıma ak düştü. Suratım buruştu ve vücudum çürüdü." Hücuma kalkarken, bir hücumu göğüslerken, ansızın başlayan bir topçu ateşiyle, bir makineli baskınıyla veya bir el bombasıyla ölmemişseniz daha... Dizanteriden, akrep sokmasından düşmemişseniz henüz... Ya da hasret hala kıymamışsa canınıza... Demek vaktiniz var siperin altına kazılan lağımın, barutla, dinamitle patlatılmasına kadar... Siperin üstündeki kalasların tutuşturulmasına, dumanların, alevlerin siperi sarmasına kadar...
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.