Kahveler Kitabında bir bölüm var Dekadanlar... O kadar çok beğendim ki bu bölümü adeta bir edebiyat kahvesinde şairlerin ve yazarların sohbetlerine eşlik edip onlarla bir kahve içtim. Onların sanki saz aşıklarının atışmalarına benzeyen karşılıklı tartışmalarını büyük bir keyifle dinledim. Bu atışmanın başrollerinde Ahmet Rasim ve Süleyman Nesip var. Süleyman Nesip bilindiği üzere Servet-i Fünün yazarlarından... Ahmet Rasim de Muallim Naci gibi Servet-i Fünuna karşı çıkar; bu edebiyat akımının batı özentisi, sembolist, frenklere özenen bir akım olduğunu savunur. Ahmet Mithat Efendi'nin ortaya atmış olduğu 'dekadan' kavramını da onlar için sıklıkla söyler. Dekadan:Fransa da sembolisme(simgecilik) okulunu hazırlayan karamsar yazar ve sanatçılar demektir. Süleyman Nesiple bir tartışmaları olur. Servet-i Fünundaki yazarlardan Hüseyin Siret' in yazmış olduğu bir şiirin taklit, özenti unsurları barındırdığını ve çelişkilerle dolu olduğunu kıvrak zekası ile ortaya koyar. Uzun süre karşılıklı konuşmalarından sonra Süleyman Nesip: -"Vaktim olsaydı size Siret Bey'in şiirini bir daha okurdum... Ama Beyoğlu'nda bir işim var. Oooo saat beş olmuş. Hadi eyvallah." der. Ahmet Rasim: -"Durun durun. O şiiri siz okumazsanız, ben okurum." der ve şiiri hiç beğenmemiş olmasına rağmen ezberden okur. Şiir bittikten sonra şunları söyler: - "Daha şiir bitmedi. Beyefendi nereye kaçıyorsunuz." O kadar çok beğendim ki bu bölümü bana şunu öğretti:Eğer bir şeyleri eleştirmek istiyorsanız, bunu layıkıyla yapabilmek için önce yerdiğiniz şeyleri tam anlamıyla bilin isterim...

Kahveler KitabıSalâh Birsel · Sel Yayıncılık · 2003155 okunma

·

85 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.