"Kaos'un Kutsal Kitabı" bugüne kadar yazdığım en zor incelemelerden 1i olsa gerek zira bazı durumlarda yüzleşmek zor geldiği için... Türkiye’de yaşayan Sefarad 1ailenin oğlu olan "Albert Caraco" İstanbul da doğup 2.Dunya Savaşı döneminde önce Avrupa ya ordan da Güney Amerika'ya göç eden ailesiyle hayatını mutlak anlamda yazıya adamış yalnız 1kişilik olan Caraco, yıllar boyunca intihar etmek istemesine rağmen ailesini üzmemek için bunu gerçekleştirmeyen Caraco, 1971 yılında babasının ölümünden 1kaç saat sonra hayatına son vermiştir... Çağın münzevi düşünürlerinden sayılan, cinsellikten Yahudi sorununa, sembolizmden felsefi meselelere ve edebiyata dair her alanda, uzlaşmaz, üslubu sert, sarsıcı ve provokatif konular üzerine yazılar yazarak Kaos'un Kutsal Kitabı nda da kehanet dolu, yoğun ve karanlık 1 metin oluşturmuştur... Her düşüncesinde hem fikir olmasam da beni sarsan 1okumaydı, her1imiz tek başımıza ölüyoruz, ama yaşam boyu uyukluyoruz çoğumuz, burdaki uyuklama durumu daha ilk sayfadan beni etkiledi, uyurgezerler dışında aklı başında ve duyarlı olanlar var ki onların varoluşları yani kendileri yeter, içinde yaşadığımız şehirler ölümün okuluysa çarkın her dönüşündendeki şehir duvarlarını günden güne yükselmesi uğultu ve leş kokularıyla paranin para getirmesine rağmen tek özlemimiz kırsalda yaşamak oluyor... ~...İnsanlar hem özgürdür hem bağımlı, arzu ettiklerinden daha özgür, fark ettiklerinden daha bağımlıdırlar..."~ bu alıntıya kalbimi bırakmış bu bölüme sonuna kadar katılmış olabilirim zira çünkü faniler kitlesi uyurgezerlerden ibarettir ve onların uykudan uyanması asla düzenin çıkarına değildir, tarih 1tutkudur, azaptir, içinde yaşadığımız dünya cehennemdir ne kadar doğru cumleler yıllardır, yüzyıllardır, nesiller boyu değişen ne var hiç1şey ırkçılık, ezilen, yok olan insanlar, dünya düzenini değişmemesi adina... ~...dünyayı yeniden düşünmektense kendimizi feda etmeyi tercih ediyoruz...~ bizi ayakta uyutan masallarla, dünyanın doğasında ilgisizlik vardır, içi boş gerekçelere tutunarak yaşarken, dünyadaki her fedakarlık 1duzenbazlıktır, yitik kitle kaosun eseridir, o kaostur ve kaosa geri döner, tüm bunları farkettiğimiz an anlamayı reddederiz, yalanlarız, zira efendilerimiz bize düşman olur, sağırları harekete geçirip, körleri aldatan 1avuç insanken... ~...Ancak öfkemiz yardım ederse yanlıştan çıkarız, ama geri döndüğümüzde yeniden yanlışın içine düşeriz; umutsuzluğa ve büyük öfkeye kapılmadan doğruya gidemediğimizden sahicilikten söz ediyoruz, hála yalan söylediğimizi itiraf etmemek için. 2düzlemde yalan söylemeyi başardık...~ bu yine en ağır bölümlerden 1iydi boş laflarda zaferler kazanırken, entelektüellerimizin tek bildiği oyun oynamak, ruhlarımızin tek bildiği yalan söylemek resmen kabullenemediklerimizde zira dünyayı yeniden düşünme üzerinde bile kafa yormuyoruz artık yalnızca lafta kalanlarla.. Felaket, sefalette her yoksul aile varlığıyla zaten suç işlerken, kitle düzenin günahı, ahlakın alt ürünü olup, cehalet yalan ve hesapla yer değiştirerek, sistemin kurbanı oluyoruz, böylece hepimiz iyi 1şey yaptığımızı sanıyoruz, halbuki içinde yaşadığımız dünya sert, soğuk, karanlık, adaletsiz, ve yöntemlidir. Komedi sona erdi, trajedi başlıyor ki dünya daha sert, daha adaletsiz ve daha kasvetli olurken kaosun artıp, dünya düzenin daha yöntemli ilerlermesiyle tüm saçmalık ve hesaplar çözülmüş sorun gibi görülecek ne yazikki durum tam da bu iken... Artık son kısımda intihar düşüncesinin ispatını yapar gibi tüm bu düşünce, kaos, değişmez, düzelmez dünya düzeniyle düşüncelerini savunurken, can çekişme tercihi bize kalan son tercih olup, uyanacağız, son soluğumuzu verdiğimizi hissedecek kadar kısa 1sure icin bile olsa, dehşetle 1likte ölümü de kandırarak, ne mutludur ölüler!!! diyecek... Normalde elime alıp bitirir kalkarım diye başladığım kitapta 1günde 35syf dan fazla okuyamadım, oyuzden okuması ve incelemesi benim için kaosla, toplumla, efendilerle, çoğalmalarla, sefaletle ve en önemlisi kendi düşüncelerimle yüzleşmek açısından zorlu kitaplardan 1iydi ama iyiki okudum, incelemeyi yazarken 1daha yüzleşip yutkunurken, incelemenin sonunda herkese bu durumda ne deriz *anlamlı okumalar* 'Mutlaka okumalısınız' diyen kitap dostuna da teşekkürüm sonsuzdur ...