Evet ve ilk incelemem :d
Cortazar'ı tanımam biraz tesadüfi bir şekilde oldu. Tanıdıktan sonra düşündüğüm ilk şey: "Bu adamı daha önce nasıl tanımamışım" Hayretlere düştüm sonra şöyle söyledim kendime :
"Kuro law" zaten iki yıldır kitap okuyorsun tanımaman gayet normal.
Daha sonra yazar hakkında araştırma yapınca
Pablo Neruda 'in yazar hakkındaki düşüncelerine denk geldim.
"Cortazar okumamış insan bir kader kurbanıdır. Eserlerini okumamak korkunç sonuçları olan, sinsi ve ölümcül bir hastalıktır. Hayatında hiç şeftali tatmamış bir insanın durumu gibi kişi yavaş yavaş mutsuzlaşır, fark edilir şekilde solgun görünür. Bunların hiçbirinin başıma gelmesini istemem, ve bu nedenle büyük Julio Cortazar'ın bütün üretimini ve ahlaki oyunlarını yutarcasına okuyorum"
Velhasıl-ı kelam direk yazar üslubuna ve kitaba geçersek eğer. Genel olarak Cortazar öykülerinde gerçeklik algısıyla bir alay söz konusudur. Mekan ve eşya ile alay eder, duyu organları asla beş değildir. Daha fazladır. Bazı öykülerinde karakterler cinsiyetsizdir. Fantastik öğelerin bulunmasına rağmen öykülerin hepsi de gerçekle ilişkisini kaybetmiyor ya da şöyle demek daha uygun olabilir öyküler oldukça gerçek ve aynı zamanda oldukça da absürd. Fazla uzatmadan son olarak Cortazar anlatılarak açıklanacak veya tanımlanacak bir yazar değil. Anlamak için okumak şart.