Gönderi

147 syf.
10/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
aydınlanmak=kitap,
Siz bir adam düşünün ki, elinde feneriyle insanları aydınlığına çekmeye çalışan. -Fenerin kitap olduğunu söylemeye gerek duymaysam da yazmak istedim.- Çabaya rağmen kimse karanlığından kurtulup ışığa gelmeyi tercih etmediği için ışığı onlara götürüp herkesin aydınlanmasına sebep olmak isteyen adam. İşte o adam, Mustafa Güzelgöz, Eşekli kütüphaneci mi demeliyim? Kadınların tek işi ev işleridir ne işleri var kitaplıkta diyen kara cahilleri bile yola getirip herkesi kitaplığa çekmeyi başardı. Özellikle çocukların okuması için seferber oldu diyebiliriz. Ama her güzel şey bir ama ile kirletilir ya işte onun yaptığı bu güzellik de kirletilmeye çalışıldı ne yazık ki... Mustafa amcanın o duygusal tavrı, içten samimi konuşması bana eski Türk filmlerini anımsattı. Bu da okumamı bir o kadar güzelleştirdi. Yaptığı fedakârlığın ülkesinde değer bulmaması ama yurt dışında büyük ilgi görmesi; bu bana hiç yabancı gelmedi. ‘Halkı aydınlatmak sana mı kaldı’ zihniyetli insanların onun yoluna taşlar koyduğu yerleri okurken Mustafa amcaya ‘o insanların nesli tükenmedi’ diye fısıldamadan da edemedim ne yazık ki. Politikacıların ve yukardakilerin yoluna engeller çıkarmasına rağmen Mustafa Amca kitabın kurtuluş olduğuna inanıyor ve elinden geleni yapıyordu. Geçmişte aşılması ümit edilen o cahillik hala hükümranlığını sürdürüyor tüm yapılmaya çalışılanlara rağmen. Kitapta köylü tarafından yersiz şekilde uydurulmuş günahlar ve yakıştırmalar var, saz çalmak günahmış da, Tevrat’ı, İncil’i Kuran-ı Kerim’in yanına koyan kâfirmiş de, imamdan hiç kaleci olur muymuş da… Türlü türlü gözünün üstünde kaş olmamalı tarzı yakıştırmalar… İşte kara cahillik bu, işte ışığı istememek bu, aydınlanıp başım göğe mi erişecekçilik bu, nesli nesiller boyu azalmayan cinsten insanların uydurmaları bu… Sadece gülüyorsunuz bunlara. Türk yazarlardan kitap okumak her zaman bana iyi hissettirmiştir ne kadar az okusam da. Yeni tanıştığım Fakir Baykurt ile de bu hislerim tazelenmiş oldu bir nevi. Kendime söz verip daha çok okumalıyım. Hatta okumalıyız. Fakir Baykurt’un son kitabı olan bu kitap okunmalı, evet basit belki ama hüzünlü bir hikâye ve hiç de etkisiz değil. Kitabı daha çok anlatırsam tüm büyüsü kaçacakmış gibi hissediyorum. O yüzden iyisi mi siz okuyun ne demek istediğimi o zaman anlarasınız. İyi okumalar. 18 Mayıs 2021.
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 201044 okunma
··
235 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.