Aslında, eğer taşıdıkları simgesel değerlerinden ayırmış olsaydık, yaşantımızda çok büyük önem taşıyan bütün bu muazzam ve kutsal nesnelerden ne kalırdı? O zaman şaşkın gözlerimize yalnızca maddi cisimler olarak, bir değeri ve anlamı olmayan taş ve kemik olarak gözükmezler miydi? Ondan simgelediği şeyi ayırsak, insanlığın ne tür bir kaderi olurdu ve ona nasıl bir değer verilirdi? Bu şekilde bir simge, gerçekte varlığı olmayan bir şeydir, bir hiçtir. Buna rağmen yaşantımızda “her şey” demektir. Çünkü varolma hakkımıza işte bu hiçi neden gösteriyoruz. Onu hep göz önüne alıyoruz ve diğer canlılara karşı üstünlüğümüz de yine burada yatıyor. “Yüksek” ve “alçak” hayvanlar arasındaki bütün farkın nedeni onda bulunuyor.
Sayfa 84 - Belge YayınlarıKitabı okudu
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.