Bence iddialarını ayetlerle delillendiremiyor, alakasız ayetler veriyor. Ben de böylece bu iddiaların Kuran’dan ne kadar desteksiz olduğunu bir kez daha görmüş oluyorum.
Semud kavmindeki Allah’ın devesi salattır, fikri ilginçti. Kitapta çok kısaca şunları diyor:
Müslümanlar kendilerine devlet kurmak zorundadır. Bu devlet ırk, coğrafya temelli olamaz. İslamın siyasi emirleri de vardır. Bunları uygulanamıyorsa hicret farzdır. Allah Müslüman olmayanların egemenliği altında yaşamaya izin vermemiştir. İslam devleti olmaz, Müslüman devleti olur. Müslümanlar birden fazla devlet kuramazlar çünkü bölünemezler.
Zekat Müslüman devletinde Müslümanın verdiği vergidir. Bu terim anlamıdır, kelime anlamı temizlenmedir. Mekki ayetlerde “zekatı verirler, vermezler” şeklinde bahsediliyordu, sonra verin denildi (Medine’de devlet kurulduktan sonra?). Tevbe 5-11’de zekat vermemek dinden dönmeyi gösteriyor.
Zekat için nisap aranmaz, sadaka için aranır.
Sadaka, kamu hizmeti karşılığı (İstifade teorisi) veya duruma göre el koyarak (İktidar teorisi) kamuya gelir olarak alınan değerlerdir. Müslüman olan-olmayan herkesten alınır. Tevbe 60’ta sadaka görevlilerinden bahsedilmesi vergi gibi olduğunu gösterebilir.
İnfak, Allah yolunda harcamak veya nafakalandırmak (tüketim maddelerini sağlamak) anlamındadır. Birikimin istihdam ve istihasale yönlendirilmesi, diye de açıklıyor.
Şehit, hakkaniyetle hareket eden bilgindir.