Gönderi

Hüda, Atatürk'le görüşmesini anılarında şöyle anlatır: "İstanbul'daki konferansın sonunda, Türkiye'nin kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk'ün düzenlediği bir kutlamaya davet edildik ... Makamının yanındaki salonda, davetli delegeler bir yarım daire oluşturacak şekilde bekliyordu, kısa bir süre sonra kapı açıldı ve Atatürk etrafında bir görkem ve azamet haresiyle içeriye girdi. ... Sıra bana geldiğinde çevirmen olmaksızın doğrudan onunla konuştum. Doğulu bir Müslüman kadının Uluslararası Kadınlar Sözcüsü olarak bulunduğu ve Türkçe konuşarak ona Türkiye'de yürüttüğü özgürleşme hareketi için Mısırlı kadınlar adına teşekkür ettiği benzersiz bir andı. Ona şöyle dedim: ... doğunun bütün ülkelerini özgürleşmeye ve kadın haklarını talep etmeye teşvik ettiniz, ve dedim ki: Türkler size Atatürk yani Türklerin babası ismini verdiler. Ben ise size 'Ataşark' ('Şarkın Babası') demek istiyorum. ... ve bana yarattığım büyük etki için teşekkür etti, ben de cenaplarından L'Égyptienne dergisinde yayımlanmak üzere bir resim istedim."
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.