Gönderi

10/10 puan verdi
Anadolu Yakası kitabı görüşü.
Anadolu Yakası Kitabın adını görünce, kitabın içeriğinin Anadolu hakkında ve Anadolu'nun geçmişi hakkında olabileceğini düşündüm. Sade ve akıcı bir dille yazılmış, güzel bir söyleşi... Muzo Anadoludan İstanbul'a okumaya gitmiştir, fakat bir süre sonra orada ailesinden gizli televizyoncu olmuştur. "Anadolu Yakası" adlı bir kanalın sahibi Muzo Gönül ile bir gazete muhabirinin yaptığı 'nehir söyleşi, hikâye olarak sunuluyor okura. Yerel bir televizyon kanalı sahibiyle yapılan röportajdan, uzun bir hikayeye harmanlanmıştır. Ülkenin geçmişi, bu günü ve geleceğine dair bir çok konuya değinmektedir. Kitapta Muzo Gönül, önce okumak için, sonrasında iş için göç etmiştir. Bu göç macerası üzerinden, akademik göç konusuna da değinilmiştir. Sadece bununla sınırlı değil. Ayrıca kitapta teknolojik değişimden de bahsedilir. Muzo Gönül'ün, çalıştığı medya sektörünün teknoloji karşısındaki durumunu kendi ifadeleriyle şu şekilde açıklamıştır. "“Zaman içinde müzik sektörünün geleneksel yapısı kırıldı. Plak-kaset işi yattı. Yerine CD’ler çıktı. Teknoloji bir işe bulaştı mı, hele bu elektronik oldu mu her yeni alet bir öncekini çökertir. Nasıl televizyon çıkınca radyonun pabucu dama atıldı onun gibi. Sonunda mp3’ler çıktı, internet geldi. İMÇ’nin kapısına kilit vuruldu. Neyseki o zamana kadar biz keçeyi sudan çıkarmıştık." Kitapta en sevdiğim söz; "Hafıza deyince dijital malzeme depolama kapasitesinin akla geldiği bir zamanın insanlarıyız biz." Bu söz, teknolojinin bizi değiştirmesinden bahsediyor. Oldukça anlamlı buldum. Bu kitap Mustafa Kutlu'nun, ilk okuduğum söyleşisiydi... Çok güzel.
Anadolu Yakası
Anadolu YakasıMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 2000702 okunma
·
109 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.