Gönderi

Lüks tüketimle, sarayların ve sürekli orduların büyümesiyle ve yönetim masraflarının artmasıyla birlikte prenslerin paraya ihtiyacı artıyordu. Vergiler gitgide ağırlaşıyordu, Vergi yükü bütün ağırlıklarıyla prenslere bağlı köylülerin sırtına bindiriliyordu. Dolaysız vergiler yetmediğinde dolaylı vergilere başvuruluyor. Mali açıkları kapatmak için maliye sanatının en ince manevraları uygulanıyordu. Bunlar da yetmediğinde ve rehin verilecek hiçbir şey kalmadığında ödeme aracı olarak kabul edilmesi zorunlu para miktarı mali duruma göre yüksek ya da düşük tutuluyordu. Her muhalefet girişimi, daha fazla haraç ve yağma için engelleniyordu. Bunlar dönemin prensleri için kârlı gelir kaynaklarıydı. Adalet de prensler için sürekli ve ihmal edilemeyecek bir ticari maldı. Kısacası prenslerin ve idarecilerin açgözlülüğünü doyurmak için "babacan" yönetim sisteminin nimetlerinden eksiksiz olarak yararlanılıyordu.
·
156 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.