Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

126 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Puşkin'in topu topu 38 yıl süren ömrü, komploya çok benzeyen bir düelloyla son bulmadan 21 yıl öncesinden başlayıp 1 yıl öncesinde biten; aşk, tutku, özgürlük, doğa, tarih dolu 126 sayfalık bir serüvene çıkmış olmaktan şeref duyarım. Rus ve Etiyopya aristokrasisine mensup aile bireyleri, Tsarskoye Selo'daki imrenilesi eğitim, Fransız yazarlar, bunların hepsi Puşkin'i bir "Kehanet Çocuğu" yapar zannedilse de masal anlatan bir dadının, Arina Rodionovna'nın, yanında halt yemişler. Puşkin; sahte, cafcaflı bir sosyete yerine dadısının doğal, büyülü gerçekçi halkçı-köylü ortamını benimsemiş; saraydan saraya süzülmek yerine tezek yakan köylülerin sesi olmaya karar vermiştir. Tabii başta hükümete kurbanlık dana misali 7 cengaver gücünde girmeye çalışan Puşkin; sürgün, gerici zihniyet, destekçi kaybı gibi nedenlerden ötürü iyice yalnızlaşıyor ve ölümünün önsezilerini yansıtan, ölümden kaçmaya çalışan şiirler yazmaya başlıyor. Puşkin'in şiirlerinde özgürlük teması çok hakimdir. Yaşadığı siyasi dönem Napolyon sonrasına denk geldiğinden ötürü çok otokratik ve despot bir yönetim mevcuttu. Bunun yanı sıra deniz motifi de neredeyse her şiirinde görülür. Deniz motifini ben "Özgürce akmak, sonsuz bir mezarlık (Deniz'e şiiri), yalnızca Puşkin'in gittiği yolda onun gittiği şekilde gidenlerin onu anlayabilmesi (Puşkin şiirlerinde yelken açıp deniz yolculuğu yapar) şeklinde yorumladım. Ayrıca minik bir ay motifi de var. Yalnız ve parlak, yalnız ve özgüveni olan Puşkin'i temsil ediyor. Bu incelemede kitabın ne kadar güzel, harika, mükemmel, hisli olduğundan vesaire bahsetmek yerine hoşuma giden ya da anlamlı olduğunu düşündüğüm şiirlerin kendimce çıkardığım anlamlarını paylaşmak istiyorum. Çaadaev'e: Çaadaev, Dekabrist bir yazardır. Dekabristler de Çarlık rejimine karşı olan bir topluluktur. Puşkin'in arkadaşına "Rusya uykusundan silkinip kalkacak/Ve yıkıntılarına mutlakiyetin/Yazacaklar adlarımızı!" dizeleriyle biten bir şiir ithaf etmesi, dahası bu Dekabristlerin bu şiirden 7 yıl sonra mutlakiyet rejimini bitirmek için silahlı ayaklanmaya kalkması çok enteresan. Yeniden Doğuş: Düpedüz bir hükümet eleştirisi. "Barbar sanatçı, dahinin tablosunu/Karalıyor özensiz bir elle." cümlelerinden çıkan anlam Çarlık rejimi  (barbar sanatçı), Puşkin'in (dahinin) tablosunu karalıyor (şiirlerine sansür getiriyor). Zaten Kafkasya sürgününden sonra Puşkin'in şiirleri Çarlık tarafından bizzat sansürlenmişti. Köy: Puşkin aslında son dönem şiirlerinde yalnızlık, minimalist yaşam temasını yansıtsa da erken dönemde bu şiiri yazması ilginç. Halkçı fikirleriyle bir tereddüt yaşıyor sanırım, samimiyeti devam ediyor ama "Eğitimsiz kalabalığın mırıltısına kulak asmamayı" öğrenmiş. Tutsak: Puşkin, bir kuş üzerinden kendini gösteriyor. "Beslediğim genç kartal, avluda/Altında parmaklıkların çırpıyor kanatlarını/Gagalarken kanlı bir yiyecek parçasını/Gagalıyor ve fırlatıyor, gözleri pencerede." Dizeleriyle bir kartalın gücünü parmaklıkların sunduğu yarı özgür hayatın dizginleyemeyeceğini, bir kartalın minik bir yemek parçasını hak ettiğini düşünmeyeceğini ve bununla yetinmeyeceğini söylüyor. Aslında kapitalizm karşıtlığının da bir timsali olabilir. Yaşam Arabası: Ahmet Haşim'in "Merdiven" şiirinde hayatı merdiven basamaklarına benzetmesi gibi Puşkin de hayatı bir günlük araba yolculuğuna benzetmiş. Doğduktan sonra hıphızlı büyüme isteği ("Sabahleyin bineriz arabaya/.../Bağırırız: Haydi sür!"), orta yaş döneminde yavaşlama, yaşlanmama isteği ("Fakat öğlenleyin biter o atılganlık/.../Bağırırız: Daha yavaş, salak!"), yaşlılık ve o sonsuz uykuya dalma ("İlerleriz uyuklayarak barınağımıza doğru") alegorik bir şekilde anlatılmış. Kuran'a Öykünmeler: İlk dörtlükte birçok şeye yemin edildiğine (tek ve çift, kılıç ve haklı savaş, sabah yeli, akşam duası vs.) vurgu yapmış. Beşinci şiir birinci dörtlükte Kuran'daki göğün havada kalması gibi fizik ve astronomiyle zıt düşer gibi görünen şeylere bir gönderme yapmış. Fizikle örtüşmediğini, ama çok şiirsel ve gözüpek yazılmış olduğunu söylüyor. Ayrıca Kuran meali okur gibi hissettim: Peygamber'e hitap, kadınların iffeti, İslam savaş hukuku gibi birçok konudan bahsedilmiş. Sonlara doğru bir gezgin hikayesi anlatılıyor. İsrafil'in sura üflemesi gibi bir yanıp yıkılma ve yeniden canlanma örnekleri var. Kitaptaki favorim kesinlike bu bölümdü. Bir Ortodoks'un İslam'ı Müslüman gibi anlatması beni hayran bıraktı. Gram düşmanlık yoktu. Öğüt: "Keneler ve sivrisinekler/Çevrende uçuştuğunda gazete kalabalığıyla/.../Kızmak da boş, fakat kaldır elini ansızın/Ve şimşek gibi bir yergiyle ez onları!" dizeleri bana üç çeşit anlam çıkarttırdı. Burada kene ve sivrisinekleri Rus halkına da benzetebilirsiniz, devlet onları elini kaldırıp komut vererek eziyordur. Ya da devlet erkanına benzetebilirsiniz, halkın kanını emen, sömüren bir hükümet. Halkı devlete karşı ayaklanmaya çağırıyor olabilir Puşkin. İyice detaya girmek isterseniz de "gazete kalabalığıyla" "sözüne yoğunlaşırsınız. Kene ve sivrisinekler haber manşetleridir, yazarlar da yergiyle onlara karşı çıkar. Stenka Razin Üstüne Türküler: 1670-1671 yılları arasında ayaklanan Don Kazaklarından Stenka Razin'i ve onun isyanını tarihi gerçekliğe yüzde yüze yakın bağlı kalarak anlatmış. Wikipedia'dan Stenka Razin'i araştırmak gerek ama. Epik bir anlatım var elbette, ama cengaverlik abartılmamış. Tam bir Puşkin şiiriydi. Bülbül ve Gül: Bir bülbülün bir güle sırnaşmasına rağmen gülün bülbülü umursamadığı gibi bir erkeğin bir kadına flört etme amacıyla gelmesine rağmen pas verilmemesini anlatıyor. Aslında bunu paylaşma sebebim şuydu: Bu dizeleri yazan Puşkin ise Natalya'nın peşinde köpek olan ve zorla evlenen adam kim? Ağır bir çelişki var. Seviyordum Sizi: Nahif, Ortaçağ'dan devralınmış Yeniçağ aşkını anlatıyor. Ancak aşkın toplumsal bir mesele haline gelmeye başladığını görüyorum. Shakespeare, Byron gibi yazarların eserlerinde aşk iki kişi arasında gerçekleşir, kalan herkes ya bu iki kişiyi ve yalnızca onların arasında geçebilecek hissi müdafaa eder ya da mani olmaya çalışır. Puşkin toplumun sesi olsa da destekçi istemiyor, olanı kabul ediyor, bir kadının yalnızca bir erkekle sonsuza dek olması gerektiği anlayışına karşı çıkıyor. İnsanlar diğerinin mutluluğuyla mutlu olabilir diyor ve aşk için ölüp bitilmez, hayat devam ediyor demeye getiriyor. Puşkin'in ölümden kaçma çabasını önceden belirtmiştim. Ve tabii ki sevdiği kadına "Siz" diyişi de ona yabancılaştığının bir belirtisi zaten. Ben İnsanüstü Bir Anıt Diktim Kendime: Özgüvenini yitirmemiş, ileri görüşlü ve ölümünden bir yıl önce bile Çarlık karşıtı. İnsan bunu okuduğunda düellonun bir komplo olduğuna ya da Puşkin'in görevini tamamladığını düşündüğüne, ölmeye gittiğine kanaat getirebiliyor. Çünkü insanların onun şanını devam ettireceğini düşünüyor ama bunu o canlıyken yapamıyorlar sansürler ve Çarlıktan ötürü. Puşkin bir anıt dikmedi aslında, dükkan açtı. Gogol, o dükkanda palto sattı; diğer tüm ünlü Rus yazarlar da o paltolardan satın alıp giydi. Tüm dünya da Puşkin dükkanının ne kadar kaliteli olduğundan bahsetti, sıcaklığını içinde hissetti. Благодарю!
ceren güneş
ceren güneş
Oğuz Aktürk
Oğuz Aktürk
Seviyordum Sizi
Seviyordum SiziAleksandr Puşkin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,393 okunma
··1 alıntı·
1.650 görüntüleme
Cihan Ataç okurunun profil resmi
Kaleminize sağlık efendim. Ne kadar doyurucu, ayrıntılı bilgilerle dolu bir inceleme tebrikler... 👏👏👏
Enis okurunun profil resmi
Benim için zevkti, burası bir not defteri gibi olsa da okuyanlara yeni bir pencere açmayı hedefliyorum
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.