- " (...) Gustav Jung: “Değişmeler ve Remzler” isimli eserimden sonra LİBİDO kavramını kafamdan silemez olmuştum. Libido’yu bedene âit bir enerjiyle eş gördüğüm için, o zamanlar amacım LİBİDO teorisini müşahhas biçimden kurtarmaktı. Başka bir ifâdeyle, artık “açlık, saldırganlık ve cinsî iç güdüler den söz etmek istemiyor ve bunların hepsini “enerjinin-kuvvet” in kendisini ifâde ettiği vakıalar olarak görmek istiyordum.[...]
Günümüzde bir fizikçi nasıl bütün güçlerin, meselâ, sadece ısıdan geldiğini
düşünmezse, bir “psikiyatrist-ruh hekimi” de bütün içgüdüleri cinsiyet kavramıyla özetlemekten kaçınmalıdır. Freud’un başlangıçta yaptığı hata buydu. Daha sonra “ego güdüleri” olduğunu farz ederek düzeltti. Daha sonra da “süper ego-büyük ego” kavramını getirdi ve ona tam bir hakimiyet sağladı.