ZEHRA: "ATÖLYE, ÇALIŞTIĞIM YERDİR."
Atölye ne midir? Atölye çalıştığım yerdir. Zeytinburnu'nda konfeksiyon atölyesinde çalışıyorum ben. Gerçi biz tekstilde çalışıyorum deriz. Ben overlok geçiyorum. Günde 12 saat. Çok şükür eve ekmek götürüyorum. Parayı eve veriyorum. Onlar da bana harçlığımı veriyor. Yetmese de yetiriyoruz işte bir şekil. Zaten diğer kardeşlerim de çalışıyor. Öyle idare ediyoruz. Pek bir hayalim yok. Aslında polis olmak isterdim ama burası da iyi. Kızlarla falan paydoslarda sohbet ediyoruz. Çay içiyoruz, Face'e, Tik Tok'a falan bakıyoruz. Bizim işte biraz belimiz, boynumuz, bacağımız ağrır; makine pedalına basıyoruz ya hep. Pek kitap okuyamıyorum ben; zaten eve geç vakit varıyorum. Sabah erken çıkıyorum. Ama yolda giderken müzik dinlemeyi seviyorum. En çok Yıldız Tilbe ve Ahmet Kaya seviyorum. Spor da hiç yapmadım. Imkânım olsaydı tekvandocu olmak isterdim. Haksızlığa uğradığımı sık sık düşünüyorum; ama hiçbir şey yapmıyorum. Ne yapacağım ki? Ne değişecek? Böyle gelmiş, böyle gidecek. Tek bir şeyi değiştirebilsem kaderim olurdu. O da olmayacağına göre...