Dertlerinden deli oldum vallahi
Ne yaman mestane bakar gözlerin
Derdi veren dermanını vermez mi
Ab-ı zülfü olmuş akar gözlerin
Yaratmış yaradan usuldür boyu
Kesb-i cemal etmiş mülayim huyu
Bağdadı Basrayı Bedahşan Hoy'u
Acemi Afganı değer gözlerim
Gönül bir kabedir darp edip yıkma
Tıg-ı gamzelerin sineme çakma
Mevla'yı severse!' kahrile bakma
Korkarım cihanı yıkar gözlerim
Mesd-i ıneydanımdan kamil ders alır
Ol ledün ilmini okuyan bilir
Cevahir taşının kıymeti·mi olur Elması inciyi değer gözlerin
Gah şen olur gönülgahında gamda
Sen güler oynarsın dertlerin bende
Zöhre yıldızının nişanı sende Sonunda Hürremi yakar gözlerin
Mestane : Baygın, Hayran- Tığ-ı gamze : Bakış okla- Ab-ı Zülal : Bengi s u - Kün fekün : Ol hemen ol - Ezeli : Öncesiz - Ebed : Sonrasız - Nad-ı Ali duası : Okunduğunda hz. Ali'nin cana yetişdiği sanılan bir dua - Beli : İlk ruhlar toplantısında, tüm ruhların Tanrı'ya "Sen Rabbimizsin" anlamında kullandıkları Türkçe Kökenli evet manasına gelen söz- Hatmine erdi: Yarattı - Kutb-ul alemin : E v r e n i n etrafında döndüğüne inanılan e r , e v l i y a - - S i t t - i s i y a n e t : K o r u m a a l a n , k o - ruyan - Vasıf: Nitelik - Cemal : Güzellik - Meftun : Hayran - Mürdeyi İhya : Ölüleri diriltme - Güşüne mengüş : Kulağına küpe - MahıtabaN: Ay yüzlü - Müşkül : Zorluk, sorun - Şevkat : Yardım, iyilik, öbür dünyada sahip çıkma, el uzatma.