Gönderi

Marr demiş ki
İnsanlık çokdillilikten tekdilliliğe kaymaktadır. Ama, emperyalist yayılım ne olursa olsun hiçbir dil bu tek dil rolünü oynayacak yeterlikte olmayacaktır.* Evrensel ölçekte yayılım göstermiş diller geçmişte ölmüştür ve ister üst sınıflardan isterse halk kitlelerinden kaynaklansınlar gelecekte de öleceklerdir. Bunların yerini alacak olanlar da (bu dönemde mantar gibi üreyen) Esperantolar ya da Volapükler olmayacaktır. Geleceğin dili, bütün ölü dillerin ve hala yaşayan bütün dillerin tüm zenginliğine başvuracaktır. Evreni dile getirebilecek bu dil, sınıfsız ve ulussuz tek bir gelecek toplumunun kaçınılmaz postülasıdır. Peki ama insanlığın doğuşu sırasında ilk dilini oluşturarak hayvan durumundan çıktığı sırada olduğu gibi kitlelerce yeni bir iletişim aracının, yeni bir evrensel dilin (sesli, -eklemli- olsun ya da olmasın) yaratım sürecinin bilinçdışı ve içgüdüsel bir biçimde gerçekleşeceği düşünülebilir mi? Tabii ki hayır. İnsanlık bu sürece kendini katabilmesi için edinmiş olduğu bilgeliğinden yararlanmak durumundadır. Dilbilimciler bu noktada önemli bir rol oynayacaklardır ve bunun için de hiçbir şeyi kenara atmadan insan sesini en küçük ayrıntılarına değin incelemeleri gerekmektedir. *İngiliz dili ve Anglasakson emperyalizminin yayılımı konusunda Marr'ın yanıldığı açıktır.
Sayfa 140Kitabı okudu
·
75 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.