Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Odaya girince sorgu hâkimi veya savcı her kimse, -"Gel bakalım Muhsin Yazıcıoğlu, şimdi yaktım senin çıranı." demiş ellerini birbirine vurarak avuçlarını ovuşturarak söylemiş bunu ve devam etmiş konuşmasına, -"İşte açık ikrar var, el yazısı ile açık beyan var. Emir vermişsin, silah vermişsin, git vur demişsin. Bunu nasıl izah edeceksin, bu hususta ne diyeceksin anlat bakalım?" demiş. Muhsin Başkan, lazım gelen neyse söyledim artık dedi. -"Tezgâh kurmak, iftiraya çanak tutmak bir hukuk adamına yakışmıyor. Eğer gereken hassasiyeti gösterir ve araştırmanızı, soruşturmanızı doğru dürüst yaparsanız bu ifade veren arkadaşımızın, işkence altında ifade verdiğini, bu isnat ettiğiniz olayın meydana geldiği 1978 Temmuz ayında bu arkadaşın başka bir suçtan, bir kavgaya karışmaktan dolayı Ulucanlar Cezaevi'nde tutuklu olduğunu ve 2. koğuşta kaldığını göreceksiniz. Araştırın, sorun devletin kayıtları var elinizde." demiş. "Bir telaş başladı odada, bana yaktım çıranı diyen adamın, suratı değişti. Elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibi suratını asarak "anlayacağız." dedi..." diyordu Muhsin Başkan bize olayı anlatırken... Savcı veya sorgu hâkimi, önce dışarı çıkartmış odadan Muhsin Başkanı. 15 dakika kadar sonra tekrar içeri almışlar.... "İtirafçının beyanının, olayın olduğu tarihte cezaevinde tutuklu olduğu ve bu nedenle fiili işlemesinin, maddeten mümkün olamayacağı bu nedenle, Muhsin Yazıcıoğlu'na atfedilen cürümün ifasının mümkün olmadığı, cihetle tutukluluğunu gerektirecek müşahhas delil olmadığı için tahliyesine..." diye karar vermişler...
·
216 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.