Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

225 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Sevilmiyorsak, tam anlamıyla yaşıyor olamayız.
Alain de Botton, 1969 İsviçre doğumlu, Londra'da yaşayan Yahudi asıllı yazar ve televizyon yapımcısı.. Aşk Üzerine “Aşık olunan kişiyle henüz bir samimiyet kurmadan önce bile onu zaten tanıyormuşuz gibi tuhaf bir duyguya kapılabiliriz. Onunla daha önce bir yerde, bir önceki yaşamımızda ya da belki rüyalarımızda tanışmışızdır sanki. Platon’un Şölen’ inde Aristofanes, bu aşinalık duygusuna ilişkin aşık olduğumuz kişinin bir zamanlar yapışık olup da sonra yitirdiğimiz ” öteki yarımız ” olduğu iddiasını ortaya atar. Başlangıçta, bütün insanlar çift sırtlı, çift böğürlü, dört elli, dört bacaklı ve aynı başta zıt taraflara bakan iki suratlı, çift cinsiyetli canlılarmış. Bu çift cinsiyetliler öyle güçlü öyle gururluymuşlar ki Zeus onları ikiye ayırmak zorunda kalmış, – erkek ve dişi olmak üzere- işte o gün bugündür, her erkek ve kadın, öteki yarısıyla yeniden birleşebilmek için çabalayıp duruyor demek ki.” ( s. 68) Aşk Üzerine* sadece romantik aşk romanı değil.. Alain de Botton'un romantik yazgıcılık yaklaşımı ile kaleme aldığı bu eserde romantik bir aşk hikayesi eşliğinde aşk olgusunu felsefi ve psikolojik boyutları ile farklı perspektiflerden inceleme imkanı buluyoruz. Eserde Tolstoy, Stendal, Arısto, Poust, Oscar Wilde, gibi felsefi ve edebi yazarların görüşlerine de yer verilerek "‘aşk üzerine "' yorumlar yer alıyor ve yazar konu ile ilgili kendi yorum ve görüşleri ile ekleyerek yirmi dört bölümden oluşan, her bölümü ilgili ile okunan dikkat çekici ve bir esere imza atmış bulunuyor. Aşk Üzerine* pek çok farklı ayrıntıya değinen kitap.. Romantik ilişki içerisinde hissedilenleri, ilişki sürecinde başında, devamında ve sonunda takınılan tavır ve tutumları incelikli bir şekilde incelemekle kalmıyor, eleştirel bir gözle sorguluyor aynı zamanda.. Eserin kurgu itibariyle sadece romantik dram roman okumakla kalmıyor, felsefi ve psikolojik yaklaşımlarla bir deneyim yaşama imkanı buluyorsunuz. Roman şöyle başlıyor: Romantik Yazgıcılık Belli bir yazgıya en çok romantik yaşantımızda özlem duyarız. Genelde ruhumuzun derinliklerine inemeyen insan­larla yatağımızı paylaşmak zorunda kaldığımızdan, günün bi­rinde (aydınlanmış çağımızın tüm kurallarına aykırı olmakla birlikte) düşlerimizin erkeği ya da kadınıyla karşılaşacağımıza inandığımız için bağışlanamaz mıyız? Bu amansız özlemi do­yuracak bir yaratığa adeta batıl bir inanç duymamız, hoşgörü­lemez mi? Dualarımız belki yanıtsız kalacak, belki erkeklerle kadınlar arasındaki anlaşmazlık kısırdöngüsü hiç aşılamayacak ama, tanrılar olur da bize acırsa, o zaman o prens ya da pren­sesle karşılaşmamızı salt bir rastlantıya yormamız beklenebilir mi bizden? Bir kereliğine de olsa akılcı yorumlardan vazgeçe­rek, bunu romantik yazgımızın kaçınılmaz bir parçası olarak al­gılayamaz mıyız? ""... Yani aşkın değil, Chloe'nin kaçınılmaz olduğunu sanmak hatasına düşmüştüm."" Bir aşk hikayesi başlar.. Duygusal iniş ve çıkışlarına şahitlik yaptığımız aşk hikâyesinde anlatıcının yaşadığı ıstıraplara rağmen yine aşkın peşinden kendini alıkoyamadığına şahitlik ederiz. Ama sonunda unuttum.*** Gittiğimiz her yere yeniden gitmem, konuştuğumuz her şeyi yeniden düşünmem, her şarkıyı yeniden dinlemem, yaptığımız her şeyi yeniden yapmam gerekiyordu ki içinde ya­şadığım anı yakalayabileyim ve çağrışımları yok edeyim. Ama sonunda unuttum.*** Zaman içinde yürüyerek yavaş yavaş hafifledi deve, sırtından düşürdüğü anılarla fotoğraflar çöl rüzgarlarıyla kuma gömüldü ve sonunda o kadar hafifledi ki koşmaya başladı, hat­ta o kendine özgü tuhaf hareketleriyle dörtnala da geldi - ta ki bir gün, şimdiki zaman denilen ufak bir vahada yorgun düşüp, bana yetişene kadar. *** .. onu düşünmek bile şairlerin yürek dedikleri o bölgede tek bir anlamı olabile­cek titreşimlere yol açıyordu - yeniden kapılmaya başlamıştım bile. *** Aşk Üzerine anlamlı ,değerli , deneyimlerinize farklı yaklaşımlarla bakış açısı getirebilecek bir eser. Severek, ilgiliyle ve merakla okudum. Farklı bir okuma yapmak isteyenlere kesinlikle önereceğim bir eserdir. Vasat bir eser olmadığını belirterek son söz olarak bir alıntı ile noktalıyorum. Herkes gücü sever, ama sen beni zaaflarımla seviyor musun? Asıl sınav budur. Yitirebileceğim her şeyden arınmış olsam, yalnızca ömür boyu sahip olacağım şeyler için sever misin beni? İyi okumalar dilerim.
Aşk Üzerine
Aşk ÜzerineAlain de Botton · Sel Yayıncılık · 20201,371 okunma
··
2.960 görüntüleme
Sevgican okurunun profil resmi
Sevgili
Nisan T.
Nisan T.
Seviyeli, güzel bir eser okudum incelemeniz sayesinde. Teşekkür ederim.
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.