Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
De Gidi Deli İbram De
"Evlat, bak biz hür insanlarız. Ben hürüm çünkü ne şahı ne padişahı ne de paçalarından düşen adamları beni esir edebildi. Sen de hürsün çünkü ne zaman duracağını, ne zaman ve nasıl harp edeceğini biliyorsun. Ama marifet hep hür kalabilmekte. Şimdi bana sürgün ol, toprağından, denizinden git diyorsun. Bu olacak iş değil. O yüzden ben kendi yoluma, sen de var git Leyla'na... " İncelemeye yukarıdaki Deli İbram 'ın sözüyle başlamak istedim. Hali hazırda 'Varamayan' ı okumuştum Ahmet Büke 'den ve çok beğenmiştim. Kendisi zaten uzun zamandır öykü yazıyor ve çok da başarılı, ödüllü. Deli İbram Divanı' na başlamadan önce birkaç öykü kitabını daha okumak istiyordum yazarın diline daha da aşina olmak için ancak kitaba övgülerin ardı arkası kesilmemesi, baskı üstüne baskıya gitmesi beni elimi çabuk tutmaya giriştirdi ben de dayanamadım verdim siparişi, okudum. Okuduktan sonra yapılan bazı övgülerin - ki beni okumadan önce de kıllandırmıştı - kitabı büyük beklentilerle alanlarda biraz hayal kırıklığına sürüklemeye yol açtığını fark ettim 'kendim için'. Bu övgüleri okumadan kitabı okusaydım muhtemelen çok beğenecektim. Daha detaylı belirtmem gerekirse bu övgüler edebiyat incelemesi şeklindeki diline, üslubuna yönelik yapılan övgüler değildi. Sosyal medyadan ünlü, fenomen kişilerin öznel, duygusal övgüleriydi. Tabi bunları ben çok ciddiye almadım tabiki ama bir şekilde ben farketmeden bu övgüleri göre göre bu övgüler benim beklenti ölçeğemi yükseltmiş ben de daha yüksek dozda etkileyiciliğe ihtiyaç duyan edebiyat bağımlısı gibi krize sürüklendim.  Ahmet Büke'nin kendi sosyal medyasında Deli İbram Divanı 'nın edebi yönden incelemelerini retweet ettiği zaman ben de denk geldikçe onları okurdum ve gayet de iyiydi. Bunları okurların okumasını isterim, bunlar okuyacak olanların heveslerine zarar vermiyor.    Kitap hakkında yorumum şu olacak. Kitap tüm deniz mitolojisi, mistikliği, üslub, kahramanları ile çok güzel. Tek olumsuzluk zannedersem yazar kısa tutmak istediği için aceleye getirilmiş bir kitap olmuş. Bunların zararı okura biraz karakter gelişiminde ortaya çıkıyor. Çünkü kitabın havası bize karakter gelişimini vermeden kişiyi hemen başka ortama, başka özelliklere sahip hale getirmek için uygun değil. Bazı kitaplar vardır durumların,karakterlerin değişimi sırıtmaz. 'Şu şöyle oldu, şu şöyle yaptı' gibi durumlar sırıtmadan bizi kendini okutturur ve çok da keyifli olur. Bu kitapta bunlar biraz aceleye getirilmiş gibiydi, keşke daha uzun yazılmış olsaydı ve o zaman zaten keyifli olan kitap daha bir tatlı olurdu benim için. Bu durumlara örnek olarak Osman, Leyla, Balıkçı karakterlerinin kitaptaki değişimleri  örnek gösterebilirim. Bu karakter kitapta bazen rutinlerinin dışında şeyler yapıyorlar ve biz o rutin dışı hallerden, davranışlardan devam ediyoruz okurken. Ama bu rutinden rutin dışına geçişte nasıl bir süreç işlediği, ne olduğu en azından ben ihtiyaç duyduğum kadar bulamadım kitapta. Belki de bu biraz benim okur olarak da doyumsuzluğumdan. Kuşkusuz Ahmet Büke büyük bir yazar olarak yürüyor, ben de bu kitabın incelemesini çok da derin olmayan Türkiye öykü geleneği birikimimle samimiyetle yapıyorum.  Öykü geleneği dememin nedeni Ahmet Büke öykücükten romancılığa geçtiği içindir. Bu konuda Türkiye geçmişine bakıp daha önce neler yapılmış, öyküden romana geçenler nasıl, ne şekilde anlatım yapmışlar gibi genel karşılaştırma yapabilecek durumda da değilim. Ama bunlar da bize önemli ipuçları verir Ahmet Büke 'yi genelde değerlendirme konusunda. Ahmet Büke biraz da sade üsluplu bir yazar. Bu kitapta da yakınmamız olan gelişim, kısalık konusu yazarın tercihiyle olan bir şey. Ve belki daha çok Ahmet Büke okudukça bu yakınmalar bize çok gereksiz de gelebilir zamanla, yazarın üslubuyla karşılaşmak şartıyla. Yer yer bu kitapta sadelik dışı olan kısımlar vardı özellikle Deli İbram'ın anlatımlarında ve yazarın bazen bölüm başlarında giriştiği bol bağlaçlı anlatımlarda. Tüm bunlarla kitapta bolca deniz terminolojisi var. Bunlar çok duymadığımız kelimeler ama okumayı zorlaştırmıyor. Kitapta en beğendiğim yerler : i- Yaşar Kemal 'in doğa betimlemesi, destan anlatım tarzını çağrıştıran ama tam Ege' ye, denize, Ege mitlerine özgü, Ahmet Büke 'ye özgü  anlatımın olması.  ii- Ben de bir Egeli olduğum için İzmir' e özgü yerel kelimeleri burada bulmak, okumak beni çok sevindirdi. Engücü, toykurmak, kayrak taş vs. gibi kelimeler benim daha çok İzmir 'de duyduğum kelimeler. Dediğim gibi kitap kısalığıyla keşke biraz daha uzun olsaydı dedirten ama okunduğunda çok güzel hissettiren bir kitap.  Bilemeyiz, belki de gereksiz yere uzatıldığında gına getiren dizilerin sığlığı tehlikesine bulaşmamıştır da biz okuma oburluğumuz yüzünden bunu istiyoruzdur.  Teşekkürler Ahmet Büke, her yazdığını okuyacağım.  ------------------------ İnceleme için eski karalamalar. Olumsuzluklar  *Karakter gelişimi verilmeden hızlandırılması. Osman nasıl soğukkanlı tetikçi oldu?  *Yavru yunus öldürmenin uğursuzluğu daha çarpıcı anlatılmaması, bu uğursuzluğu yansıdığı veya karakterin böyle düşünmesinin okurda karşılığını bulmada çok güçlü olmaması. Bu biraz süs, aksesuar gibi kaldı 
Ahmet Büke
Ahmet Büke
Deli İbram Divanı
Deli İbram Divanı
Varamayan
Varamayan
Deli İbram Divanı
Deli İbram DivanıAhmet Büke · Can Yayınları · 20211,568 okunma
·
544 görüntüleme
Burhan ÖZALP okurunun profil resmi
Son zamanların en çok sarsıntı yaratan Deli İbram Divanı romanının merkez üssü Köstence bununla birlikte roman İzmir’in kılcallarına kadar giriyor. Bu romanın detaylı bir incelemesini son videomda gerçekleştirdim. Linkini buraya bırakıyorum: youtu.be/5wGG3loh3XA Zamanında tanışma fırsatını da yakaladığım kitabın yazarı Ahmet Büke'ye bu muhteşem romanı için teşekkür ediyorum. Romanı şu sorular üzerinden inceledim: o Roman 1950’li yıllarda geçmesine rağmen bize neden bugünü hatırlatıyor? o Romanın adı neden “Deli İbram Divanı”? o Balıkçı ile Demirci Asım’ın Trajik Hatası Neydi? o Romanda bizi ne şaşırtıyor? o Bana Neyi Hatırlattı? o En Sarsıcı Cümle! o En Gerçekçi Cümle! o En Üzücü Cümle! o Romanın Finali ya da Roman Neyi Eleştiriyor?
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.