__
ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
imrendiğin, öfkelendiğin
kızdığın, ya da kıskandığın diyelim
yani yaşamışlık sandığın
Geçmişim
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu.
Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
Sense kendini hâlâ
hayatımdaki herhangi biri sanıyordun,
biraz daha fazla sevdiğim,
biraz daha önem verdiğim.
Başlangıçta doğruydu belki.
Sıradan bir serüven,
rastgele bir ilişki gibi başlayıp,
gün günden hayatıma yayılan,
büyüyüp kök salan, benliğimi kavrayıp,
varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin.
Ve hâlâ bilmiyordun sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
Anladığındaysa
yapacak tek şey kalmıştı sana
Bütün kazananlar gibi
Terk ettin
Şimdi biz neyiz biliyor musun ?
Akıp giden zamana
göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz.
Birbirine uzanamayan
Boşlukta iki yalnız yıldız gibi
Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
Şimdi biz neyiz biliyor musun ?
Yıkıntıların arasında yakınlarını arayan
öksüz savaş çocukları gibiyiz.
Umut ve korkunun hiçbir anlam
taşımadığı bir dünyada
bir şey bulduğunda neyi,
ne yapacağını bilemeyen çocuklar gibi.
Artık hiçbir duygusunu
anlayamayan çocuklar gibi
Ve elbet biz de bu aşkta büyüyecek
Her şeyi bir başka aşka erteleyeceğiz
Murathan Mungan
__