Yaşamak absürt bir deneyimdir. İnsan, bu deneyime kendi dünyasında anlamlar arayarak geçirir tüm ömrünü. İnanmak ister. Çaresizce hem de. İçten içe tüketir kendisini ve gün gelir “acaba” der, ya yanlış yerdeysem? Bu kaygı tüketir işte onu. Zihninin ta derinliklerinde onulmaz bir yara açar kendisine.