Gönderi

İşte demek ki üzerinde duracağımız önemli nokta; aklın yerini iyi tayin etmektir. İman noktasına gelene kadar, akıl gereklidir. Aklın kavramakta zorluk çektiği konularda iman noktasına gelinmiş demektir ki, burada aklı zorlamayıp, imanın gereğini yapmak gereklidir. İman noktasını geçtikten sonra, gene aklı kullanmak gerekir. Burası çok önemli bir noktadır!.. Yani; imanın gerekeceği noktaya kadar, aklı kullanıp, ilerleyebileceğin kadar akılla yürüyecek ve iman noktasına ulaşacaksın... Burada aklın yapısı dolayısıyla yetersizliğini kavradığın için de “İMAN”a gerek olduğunu fark edecek ve iman kapısından içeri gireceksin! İman noktası sende açıldığı zaman, imanın neden, niye ve nasıl olduğunu idrak ettiğin zaman; aklının, hikmetini kavrayamadığı birtakım teklifler sana ulaştığı zaman ise, aklını fikrini durdurup; imanının gerektirdiği bir biçimde o fiili ortaya koyacaksın! İmana dayalı bir biçimde gerekli çalışmaları yaptıktan sonra, gene aklını kullanıp, o imana dayanan olayın hikmetini kavramaya çalışacaksın! O olayın da hikmetini kavradın mı, artık imanla akıl kenetlenmiş olur ki, onu cinin ilhamı ya da vehim yıkamaz!.. Senin için sağlam bir kale meydana gelmiştir!
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.