Bu yorum görüntülenemiyor
Herkes yazar olabilir,.......... Haklı olmalarını dilerim; ama bunda biraz da bencillik ve kolaycılık da sezmemek mümkün değil. Gerçek bir roman, Öykü Hikaye ,Şiir zaten insanüstü çabalarla tırmalamadan çiçeklerini vermeyen inatçı bir tohum gibidir.Onbinlerce inceliği , kuralı olan bir sanat ufuklarıdır. O tabansız kitapları okuyanlar bir şeyler öğrenmek için okuduklarını sanmıyorum.yazarda bir şeyler öğretmek , bazı doğruları göstermek ,ders niteliği ,evrensel mesaj vermek amacıyla yazmamıştır. "Fikir eseri ile sanat eserinin ayrıldığı nokta işte budur. Günümüzdeki romanın yazılma ve basılma hızına yetişemiyoruz, oysa ki edebi bir yazma sürecinin gerçekleşmesi için roman defalarca yazılmalı,bu gün ise roman doğrudan piyasa için yazılıyor.Kuşkusuz roman okunmak için , dolayısıyla satın alınmak için yazılacak,ama tek amaç bu olmamalı....
İnsan,Şöyle bir düşününce gerçekten üzülüyor, Türk Edebiyatının en büyük trajedisi henüz klasiğini üretmemiş olmasıdır bence Klâsik olan şayet olanı üretebilseydik zaten dünya çapında bir roman yazmış olurduk.Klasik üretmek demek , zaten romancılığın en üst düzeyine varabilmek demektir...
Atölyeymiş,sertifikaymış,gerçekten, komik ,"Yazar kıtlığı, yaşıyoruz...Ne bir Peyami Safa ,ne bir Yakup Kadri Karaosmanoğlu ,ne bir Namık Kemal var....
"
Yazdıklarınıza katılıyorum. Edebiyatımız yükselişe geçeceği yerde sürekli bir düşüşte. Eski yazarlar iyiydi belki okur azdı ama vasat değildi. Popülariteden her ülke etkileniyor ama bizim gibi sanatta halen ayağa kalkmış ülkeler daha çok etkileniyor. Çok satanlarda Ahmet Batmanlar'ın felan olması ise keşke daha az okur olsaymış dedirtiyor bana.
Çağrı Aktaş kitaplarını okumadım ve okumadığım içinde herhangi bir eksiklik hisetmiyorum jajaja
Çağrı Bey'in insanlara bu işin piriymiş gibi tavsiye vermesi açıkçası pek hoşuma gitmeyen bir durum. Ama bu gibi kitapların okunması da bu tavsiyelere ihtiyaç duyan gerek duyan insanların ne kadar çok olduğunu gösteriyor. "Buda demek oluyor ki insanlar başkasının düşüncesine önem veriyor ve birinin onları yönlendirmesine müsait "
Yazarlık çok kolay bir iş olarak görünsede gerçekten emek ve zaman isteyen bir iş. Okuma yazmayı söken herkesin iki kelimeyi bir araya getirmesi ile kendini yazar sanması son zamanlarda sürekli karşılaştığım bir olay. Tam 7 yıldır nasıl yazar olabilirimi kendi içimde tartışıyorum. Hala tam anlamıyla yazarım diyemiyorum.
"Emek vermediğin hiçbir şeyin sahibi olamazsın parayı basıp sahip gözükebilirsin sadece."
Düşüncelerimin yazıya dökülmüş hali bu inceleme:)
Okurken eğlendiğim bilgilendigim ve okumaktan keyif aldığım bir inceleme olmuş emeğinize sağlık.
Okur var, okur var. Çok satılan kitaplara baktığımızda şu an Kisişel Gelişim Kitapları revaçta. Herkes kişiliğini geliştirme derdinde. :) Oysa bilim ortaya koymuş, kişilik gelişimi 6.yaşın sonunda biter diye. Sonrası da kişinin kendisiyle içsel çatışmalara döner. Yorumundan anladığım okurun yazarı belirlediği. Arz talep meselesi. Yorumun için teşekkür ederim ve yazarlık yolunda sana başarılar dilerim.;)
1 sonraki yanıtı göster
Bütün bunların ne önemi var ki şimdi ? Nerede o eski 1000K nerede o altın sene 2018 ah..
Semih beyin yaptığı da şuna benziyor , televizyonda bir programa katılıp televizyonun olumsuzluklarından bahsetmek gibi , fakat hak mıdır elbette haktır.
Geçmişte yaşamamak gerekiyor artık Osman. Yapacak bir şey yok;) Semih bey tutarsız olabilir ama haklı.
6 sonraki yanıtı göster
Pdf olarak elimde olan kitaplar arasında bu konuda bayağı bayağı arşiv topladım yeteneğim var mı kısmen tabi ilk Elin günahı olmaz 200 küsür ve kurgu yazmıştım safi diyalogdan oluşan ama kötü olduğuna karar verdim şimdi arşiviminden en az 2 kitap daha bitirmeden yazmaya başlamayacağım
(ilk kurgumu isterseniz atabilirim)
Fakat ben kötü yazdığımı düşünüyorum geri dönüşlerle beraber
Ve fakat elimde basılı olan fakat pdf si olmayanlarıda elime imkan geçince paylaşıncam bakalım
Yazarlık ve yazmak üzerine kitaplar bence en temel kitaplar ve bana kalırsa ders kitabı olarak okutulması gerekiyor
Yazmak ya da kurgu üzerine kitap okumanın faydası olacaktır ama iyi yazarlar, yazmanın ilk kuralı okumak diyor. Ben de zaman zaman yazıyorum ve yazdıkça hatalarım artıyor sanki. O yüzden belli bir yetkinliğe ulaşana kadar yazmak, üzerinden geçmek ve gerekirse yırtıp atmak gerekiyor.;)
6 sonraki yanıtı göster
İnceleme ve altındaki yorumlar " yazarlık şartları bilgisi " olmuş ki bu uygulama için gerekli bir çalışma ortaya çıkmış.Katkısı olanlara teşekkürler...
Yazar olarak adlandıran kişiler ile bilmem ne kitabının yazarı diye tanıtılan kişileri aynı kefeye koymadım hiçbir zaman.Bir çok özelliklerinin yanında durmadan üretici olmaları var yazar dediğimiz kişilerin.Fikrime katılır mısınız bilemem, kitabının çıkmasını boş oturup bekleyen gerçek yazar olmuyor bence.Adeta kendilerini durduramamışlar.Beni en çok şaşırtan yönleri seri üretim yapar gibi ancak her seferinde özgün kurgularla yazmaları.
"Kendilerini durduramıyorlar" tespitiniz çok doğru. Yorumunuz için ben teşekkür ederim.
Fabrika işçiliği yapmış biri olarak bazı yazarların fabrikayı anlatması şartelden bahsetmesi işçilerle ilgili tasvir ve tanımlar yapmasını her zaman ilginç bulmuşumdur. Olayın heyecanı ile bende özellikle 1985 sonrası buyuk bir fabrikada sendikalaşma hareketi içinde bulundum. Duygularımı yaaşadıklarımı kağıda döktüm. Şöyle bir şey fark ettim yazarların farkı sanatcı, olma farkı burdayatıyor. Ben sadece fabrikayı yasadıklarımı anlatabldim oysa yazarlar hayatın her alanında fabrikayıda kırları da köylüleri de cok güzel anlatabilmektedir. Özellikle Şoholovun " Don Kıyısında Hasat" romanı beni çok etkilemiştir.Maksim Gorkinin "Ana Romanıda bu minavlededir.Şunu anladımki herkes işine bakmalı ..
Haklısınız ama yazarlık birincil meslek değil. Herkes yazabilir, yazmalı da ama kitap çıkarmak için biraz donanım gerekiyor.
Gerçekten çok haklısınız, daha bir çok yazar var sayabileceğimiz,ve bütün kitaplarını toplasanız bir kitap etmez,, kendini tekrar etmenin ötesine geçemiyorlar,
Özellikle okuduğum bir Beyza alkoç kitabında , şiddetin öyle normalleştirilmesi, daha sayabileceğimiz bir çok olumsuz öğe içeriyor, anne ve babaların çok dikkatli olmaları gerekiyor,bu konuda lise öğrencileri çok ilgi gösteriyor.Ve bunun kayıplarını ve olumsuz sonuçlarını önümüzdeki yıllarda göreceğiz.
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.