Bin Muhteşem Güneş,Khaled Hosseini’nin okuduğum 3.;ve onun da 2.eseri.Yazarın bu muhteşem kalemiyle çoğu insan gibi ben de Uçurtma Avcısı ile tanıştım.Uçurtma Avcısı ve Bin Muhteşem Güneş kitaplarını,beni derin anlamda en çok etkileyen 3-5 kitap arasına kesinlikle koyarım. Naçizane,kitabın konusuna gelecek olursak;Afganistan’da savaşın ortasında iki çocuk gelinin(Meryem ve Leyla) hayatına-tabi hayat denirse- şahit oluyoruz.Bunun dışında Afganistan’daki Sovyet işgali,mücahitlerin ve Taliban’ın saldırıları ile Afgan halkının yıllar boyu süren bu savaşlarda yaşadıkları zorluklar da anlatılıyor.Afganistan,özelinde,İslam coğrafyasının içine düşmüş olduğu geri kalmışlık,ilim ve bilimden uzaklaşmak;kendi içimizde düşmüş olduğumuz ayrıcalık ve dinin istismar edilmesi bizi nasıl uçuruma götürüyor bunu net bir şekilde görüyoruz.Ve her zaman olduğu gibi böylesine korkunç bir coğrafyada en çok etkilenen,zulüm gören,ezilen kadınlar ve çocuklar oluyor.Burada anlatılan hikayeden daha da acı bir durum varsa o da en kötülerinin gerçekte de yaşanıyor olmasıdır. Dünyanın neresinde olursa olsun,kadınların ve çocukların böyle bir hayat yaşadığını bilip de,elimiz kolumuz bağlı hiçbir şey yapamadan,bu zulme ‘DUR’ diyemeden hayatımıza devam ediyor olmamız şahsım adına içler acısı ve utanç verici bir durum. Savaşı anlatan birçok kitap okumama rağmen,bu kitapla bizzat iliklerime kadar hissettim diyebilirim.Evet bu bir kurgu ama sonuna kadar da gerçek! Okurken, kendimiz ve toplumumuz adına birçok konuda ders çıkarmamız gerektiğini göreceksiniz.Son olarak bu kitabı birkaç kelime ile anlat derseniz de şunları derim: ‘Bin Muhteşem Güneş;acının,zulmün ve gözyaşının kitabı…’ Cahilliği,kötülüğü okuyarak yenersiniz;okuyun,okutun!Kitaplarla kalın.

Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020101,7bin okunma

·

181 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hacer Şahin Gedikli