#Aydüğümü “Buraya kadar geldiysen artık buraya aitsindir. Sakın unutma. Ölüm ile yolun sonu,yalnızca bir başlangıçtır ve Öteki Dünya’ya geçişinde en büyük yardımcındır.” Doğumgünü aslında onun yeni hayatının ilk günüydü.Ayliz Mısır’a arkeolojik bir araştırma için gitmişti. Ekip lideri sevgilisi Murat ile bir gece herkesten habersiz piramitlerin gizli olan bölgelerine kısa bir gezi yapmaya karar verirler. Bir yol ayrımında ikiside farklı yönlere gitmeyi seçerler işin gizemi aslında Ayliz’in tek başına keşif yapması. İşler umdukları gibi gitmez ve Ayliz gizli bir geçitden hiç beklemediği bir anda farklı bir Mısır’a geçiş yapar. Bu evrende Simge ve Aytun ile karşılaşır. Bildiği Mısır gibi ama aslında değil boyut farkı olarak düşünebiliriz. Antik Mısır’da Ayliz aslında gerçek kimliğine dair izler bulacak ve kendini keşfederken birçok olaya şahitlik edecek. O önemli bir soyun son varisi. İşler öyle bir hal alacak ki ben bile biran ne oluyoruz dedim ki Ayliz mi demesin. Kendi dünyası olduğunu düşündüğü günümüz zamana dönmenin yollarını ararken, aslında hem ait olduğu Antik Mısır’a ve kendine dair birçok sırra ve gizeme ulaşacak hemde aşkın derin sularında kendini kaybedecek. Geriye dönmek mi kalmak mı onun için daha doğru olacak bu çıkmazla da boğuşması gerekecek. Mısır mitolojisinden esintiler, kurulan evren karakterler ben sevdim. Yazarın dili ise oldukça akıcı. Yer yer serpiştirilmiş betimlemelerde dozundaydı. Ufak tefek mantık hataları bana göre elbette vardı ama engel teşkil edecek yada kurguyu batıracak cinsten kesinlikle değil.Zaten mitoloji ve fantastik benim vazgeçilmezim olduğu için hertürlüsü ilgimi çekiyor. Bu seride yabana atılacak cinsten hiç değil.Zaten kaptırıp gidiyorsunuz soluksuz biranda bitiveriyor sonra hop benim gibi hız kesmeden 2. Kitaba geçerken buluyorsunuz kendinizi Bence okuyun

Ay DüğümüGamze Çelik · Ephesus Yayınları · 20201,508 okunma

·

137 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Muazzez Demir